Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en ağır saldırıları altında.
Milletimiz, bugüne kadar eşi benzeri görülmemiş bir tehditle,
ihanetle hesaplaşıyor. Hiçbir zaman, bu kadar kapsamlı, bu kadar
sistem içi ihanet görmedik. Birinci Dünya Savaşı'ndan bugüne kadar
böyle bir iç işgal girişimi, böyle bir iç savaş senaryosuna tanık
olmadık.
Devletin gücü ve imkanı, bir tarihi sona erdirmek için, hem devlete
hem millete karşı kullanıldı. Bu açık savaş, işgal girişimidir. Bu,
normal yollardan üstesinden gelinebilecek bir durum değildir.
Ülkemizi, milletimizi, tarihi akışı devam ettireceksek, topyekûn
savunma, direniş cepheleri inşa etmek zorundayız. Bu işin
üstesinden geleceksek, sadece kastı olanlarla değil, ihmali
olanlara karşı da olağanüstü önlemler almak zorundayız.
Medya çığlık atarken sizler neredeydiniz?
Nerede bir zafiyet, beceriksizlik, tembellik görülmüşse derhal
müdahale edilmeli, etkisiz kadrolar hızla değiştirilmelidir. İhmali
görülenler o görevlerden uzaklaştırılmalıdır. TSK içinde, güvenlik
bürokrasisinde ya da sivil bürokraside kadrolar yeniden
yapılandırılmalıdır.
Şu açıktır ki; bir darbe girişimi, bir açık saldırı, bir işgal
planı karşısında bütün güvenlik bürokrasisi çökmüş, başarısız
olmuştur. Bu başarısızlık kabul edilmeli, üzerine gidilmelidir.
Milletin feraseti, medyanın dikkatli tutumu