Her ne kadar “Çocuk anneye aittir” gibi yanlış bir fikir
ortalıkta dolaşsa da, babaların hakkının çoğu kez yendiğini
düşünürüm. Yeni annelerin de yaptığı en büyük yanlış, farkında
olmadan babayı oyundan dışlamak olur. Bebeğin altını
değiştirmesine, yemeğini yedirmesine, gazını çıkarmasına hep bir
bahane bulur, oyundan soğuturlar.
Ama baba figürü hayatımızın ilk rol modelidir. Çünkü ‘baba’
güven demektir, güç demektir, sonsuz bir şefkat demektir. Annelerin
soğukkanlılığını babada göremezsiniz. Onların yürekleri daha
yufkadır. Belki de bu yüzden en çok babayla kavga edilir ve en çok
ona şımarılır. Hayatta hep en güçlü durmak zorunda olan babaların
yorgunluğunu bilir misiniz?
Onlar söylenmez, hep gölge gibi arkamızda o güveni
hissettirmeye devam ederler. Bu yazı, evlatlarından ayrı kalmak
zorunda olan, evlatlarını kaybetmiş ve hep evlatlarını desteklemiş
en güçlü babalara gelsin. Babalar Günü’nüz kutlu olsun.
Paranoyak olduk
Günlerdir hepimizin kalbine hançer gibi saplanan 10 yaşındaki
Ceylin Atik’in ölümü bir kere daha tüm paranoyalarımızı gün yüzüne
çıkardı. Eskiden “Komşu, komşunun külüne muhtaçtır” derken, şimdi
yan komşumuzdan şüphe duyar olduk. Daha bir kaç gün önce çocukluk
anılarımızdan bahsediyorduk.
Zamanın sokaklarda oynarken su gibi aktığı, gün boyu üç beş
mahalle dolaşarak atıldığımız maceralar ve güvenle oynadığımız oyun
arkadaşlarımız vardı. Zaman içinde nasıl zalimleşti insanlar ve biz
bu hale nasıl geldik bilemiyorum.
Çocukları sivri köşeler ya da hastalıklardan korumak çok daha
kolaymış meğer. Çocuğumuzu, ona hissettirmeden paranoyakça korumak
ideal annelik olarak tanımlanmaya başlandı artık. Tüm anne babalara
sabır, güç ve berrak bir zihin diliyorum.
Tavsiye ediyorum
Modern hayatın içinde fark etmek zor olsa da dünyamızı pek
çok hayvanla paylaşıyoruz. Ormanlar, göller, çöller, derin
denizler, dağların tepeleri, mağaraların dipleri hayvanların yaşam
alanlarını oluşturuyor. ‘İnanılmaz Hayvan