12 Eylül’de ben de yargılandım

DURUP dururken bu da nereden çıktı demeyin. Bugünkü tutuklama ve yargılamalarla ilgili olarak yazıyorum.Geçen cuma günü TV’lerde dinlediğim bir haber: 15 Temmuz’daki darbe girişiminde AK Parti İstanbul il...

DURUP dururken bu da nereden çıktı demeyin. Bugünkü tutuklama ve yargılamalarla ilgili olarak yazıyorum.
Geçen cuma günü TV’lerde dinlediğim bir haber: 15 Temmuz’daki darbe girişiminde AK Parti İstanbul il binasını işgal eden 14’ü tutuklu 74 askerin yargılandığı davanın beşinci duruşmasında, mahkeme 10 sanığın daha tahliyesine karar vermişti...
12 Eylül döneminde kendi tutuklanmamı ve tahliyemi hatırladım.
12 Eylül’de ben de tutuklanmış, 14 ay tutuklu kaldıktan sonra çıktığım sıkıyönetim mahkemesinde tahliye edilmiştim.
Olayın sıcaklığında ve deliller toplanmadan sulh hâkiminin tutuklama kararı vermesiyle, deliller toplanıp iddianame yazıldıktan sonra mahkemenin tahliye kararı vermesi arasındaki büyük fark!
Adalet bakımından çok önemlidir bu.
HUKUKA GÜVENEBİLMEK
12 Eylül döneminin ilk günlerinde MHP yöneticileri hakkında toptan gıyabi tutuklama kararı verilmişti. Hukuka güveniyorum ya, gidip teslim olmuştum, birkaç günde bırakılırım diyordum.
Tam 14 ay tutuklu kaldım.“Silahlı örgüt yöneticisi olmak ve anayasal düzeni devirip faşist bir rejim kurmaya teşebbüs” suçundan idamımız isteniyordu!
Eşim ve 8 yaşındaki oğlumun çektiği acıları asla unutamam.
“Asmasalar bile on yıl falan hapis verirler!”
Üstelik bizi yargılayacak askeri hâkimlerin solcu olduğu söyleniyordu.
Tutukevinde benim gibi hukukçu arkadaşlar kapandık, iddianameyi ve Askeri Yargıtay içtihatlarını okuduk...

Arkadaşlara şunu söylemiştim:
“Hâkimlerimiz solcu olsa bile beraat ederiz. Çünkü Askeri Yargıtay içtihatları çok kuvvetli, çok net. Kurunun yanında yaşı yakamazlar. Er veya geç beraat ederiz.”
Adaletsizlik nasıl bir zulümdür, hukuka güvenebilmek nasıl bir nimettir; kitapların ötesinde hapishanede yaşayarak öğrenmiştim.
ONURLU, BAĞIMSIZ YARGIÇLAR
Bizi yargılayan sıkıyönetim mahkemesi üç üyeliydi: Hâkim Binbaşı Vural Özenirler, Hâkim Yüzbaşı Ali Fahir Kayacan ve bir de tankçı albay...
Belki adli hataları olmuştur ama asla hukuktan ayrılmadılar, askeri rejim altında bile asla bağımsız ve tarafsız yargıç onuruna toz kondurmadılar. Davranışları da vakur ve kibardı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Faiz ve güven sorunu 26 Nisan 2024 | 674 Okunma Şimşek’i savunuyorum 24 Nisan 2024 | 1.209 Okunma Anayasa tarihimizde Zühtü Arslan 21 Nisan 2024 | 1.045 Okunma Turgut Özal’ı anmak 19 Nisan 2024 | 886 Okunma 818 milyar TL zarar! 17 Nisan 2024 | 5.145 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar