Arı, bal ve kapitalist sömürü

Her bal yediğimde aklıma kapitalist sömürü gelir. Esasında epeyce karmaşık olan kapitalist sömürüyü, arı ile kovan sahibi arasındaki ilişkiyle basitçe anlatmak mümkündür. Türkiye’de...

Her bal yediğimde aklıma kapitalist sömürü gelir. Esasında epeyce karmaşık olan kapitalist sömürüyü, arı ile kovan sahibi arasındaki ilişkiyle basitçe anlatmak mümkündür.

Türkiye’de işçiler, memurlar, sözleşmeli personel ve geçici personelden oluşan işçi sınıfı, artık gelir getirici bir işte çalışanların yüzde 70’ini oluşturuyor. Tabii bir de işsizler var.

Bu koşullarda işçilerin kapitalist düzen içinde nasıl sömürüldüğünü hatırlamakta yarar var.

Birçok işçi, “Emeğimin karşılığını almak istiyorum” der.

Birçok kişi, işçinin “emeğini satması”ndan söz eder.

Bu konuda en doğru değerlendirmeyi Marx’ın artık-değer kuramında buluyoruz. Ancak bu kuramın emperyalist dönemde yaşadığı dönüşümü de dikkate almak gerek.

EMEK-DEĞER KURAMI VE ARTIK-DEĞER

Emek-değer kuramı, Marx’tan önce Adam Smith ve David Ricardo gibi burjuva iktisatçıları tarafından geliştirildi. Onların yanıt aradıkları soru, kapitalist düzende fiyatların nasıl oluştuğuydu. Verdikleri yanıt da, malların değerinin, onların üretimi için gerekli olan emek miktarıyla belirlendiği oldu.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Hükümet ücretlere nasıl müdahale eder? 15 Ekim 2019 | 52 Okunma Hükümet ücretlere nasıl müdahale eder? 15 Ekim 2019 | 149 Okunma Hükümet ücretlere nasıl müdahale eder? 15 Ekim 2019 | 81 Okunma Ahiler ve mevlana 14 Ekim 2019 | 271 Okunma Türk-İş geçmişte neleri savunuyordu? Emek platformu programı 12 Ekim 2019 | 102 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar