Trump, ABD’nin 40 yıldır ekmek yediği tekneyi yakar mı?

Körfez’de kazanların görünürde yine İran için kaynatıldığını ama gerçekte bu kazanlarda kimin haşlanacağının belli olmayacağını söylemiştik. Çünkü daha önce...

Körfez’de kazanların görünürde yine İran için kaynatıldığını ama gerçekte bu kazanlarda kimin haşlanacağının belli olmayacağını söylemiştik. Çünkü daha önce defalarca yine görünürde İran için kaynatılan kazanlarda ya Afganistan halkı ya Irak halkı ve Saddam Hüseyin ya Suriye halkı veya Yemen halkı kurban edildi ve işin sonunda İran hep kazanan oldu.

İran’ın kazancında gözümüz yok, daha da kazansın, ama düşündürücü olan, İran’ın daha fazla kazanması için İslam dünyasının büyük bedeller ödemesi de kaçınılmaz oluyor.

Bu arada İran’ın kazancı da İran halkına hiçbir şekilde yansımıyor.

İran Suriye, Irak, Lübnan ve Yemen’de ABD politikalarının da yardımıyla mevziler kazandıkça İran halkı daha da fakirleşiyor, siyasi bakımdan daha da zayıflıyor ve İran’ın temsil ettiği İslami geleneğin gücü de daha fazla aşınıyor. İran İslam Devrimi bir noktadan sonra münhasıran, halkını hiç önemsemeyen, yönetici elitin mülküne dönüşüyor. Gömülen, İslam Devriminin idealleri ve değerleri oluyor.

Dün arkadaşımız İbrahim Karagül de yazdı, İran’ın ne ABD ile ne de İsrail ile şimdiye kadar hiç doğrudan karşı karşıya gelmemiş olmalarının arkasındaki küresel ekonomiyi işaret etti. Elbette ki çatışmalarını istemeyiz, keşke gerçekten de hiç çatışmasalar, savaşmasalar. Ortadoğu’da gerçekten herkes barışı önemsiyor ve bunun için samimi olarak çabalıyor olsa. Ancak vaka budur. Çatışıyor gibi görünüp aslında birbirlerinden besleniyorlar, bu düşmanlıktan fena halde besleniyorlar.

Bununla aralarında resmi veya gizli bir anlaşmanın olduğunu elbette söylemiyoruz. ABD, İran ve İsrail oturup bu danışıklı dövüşü, ABD ve SSCB’nin kendi aralarında Soğuk Savaş yıllarındaki Yalta Konferansındaki gizli anlaşmaya benzer bir şekilde tezgahlamış olduklarını söylemiyoruz tabi. Söylemeye çalıştığımız şey 40 yıldır İran ve ABD arasındaki soğuk savaştan her ikisinin faydalandığı, buna mukabil topyekun İslam dünyasınınsa kaybettiğidir.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sudan’da olanlar da Sudan’la sınırlı değil 24 Nisan 2024 | 222 Okunma Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından 20 Nisan 2024 | 268 Okunma CHP’nin üniversite ufku Tanju Özcan’ınki kadar mıdır? 17 Nisan 2024 | 358 Okunma İslâmcılara azıcık hikmet penceresinden baksak? 15 Nisan 2024 | 402 Okunma Bayramınız cennette olsun! 13 Nisan 2024 | 63 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar