İdlib’in mazlum bebeklerini “eli kanlı terörist” gösteren hastalık

Türkiye Libya’da şu ana kadar tıkanmış bir barış ihtimalinin önünü açarak anahtar rolünü oynarken dünyanın barış söylemlernin ikiyüzlülüğünü de sergilemiş oldu. Malum herkes barış diyor. Dilinden barış kelimeleri dökmenin bir maliyeti yok, kimsenin laf muhasebesi tuttuğu yok nasılsa.

Ancak gece gündüz barış diyenlerin, Libya’da silahlı mütecaviz bir gücün adım adım, katliamlar yaparak, sivilleri sindirerek meşru yönetimi yavaş yavaş yok etmesi karşısında hiçbir şey yapmıyorlardı. Bu esnada saldırıya maruz kalan taraf bütün dünyaya sesini imdat çığlıklarıyla duyurmaya çalışıyordu. Türkiye bu imdat çağrısını duyup yetişmese gerçekten ortada Trablus yönetimi de kalmamış olacak ve böylece fiilen de bir darbeci-eşkiyanın ezici hakimiyetiyle temin edilmiş bir barış ortamı oluşmuş olacaktı; arkasında onbinlerce insanın kanı ve yaşayan insanların en temel insan haklarından yoksunluklarıyla temin edilmiş bir barış.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
DEAŞ İsrail’i kurtarabilir mi? 27 Mart 2024 | 234 Okunma AİHM bütün Alevileri tanımlamış olmadı mı şimdi? 25 Mart 2024 | 467 Okunma Aleviliğe dair, “Kapıları açmak: Dostluk temelinde çözüm” 23 Mart 2024 | 231 Okunma Senin aklın ermez, bu başka hesap 20 Mart 2024 | 277 Okunma Gazze’de asıl hesabı ıskalamamak lazım 18 Mart 2024 | 234 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar