Ona uzun ömürler ver Rabbim
“Kayınbiraderim bu aileye arada bir yardım yapacağını söylüyordu ama nereye kadar!..” Yoncalı’ya giderken yolda arabaya aldığımız on iki yaşındaki Emin her sorumuza çocuk saflığıyla cevap...
“Kayınbiraderim bu aileye arada bir yardım yapacağını söylüyordu ama nereye kadar!..”
Yoncalı’ya giderken yolda arabaya aldığımız on iki yaşındaki Emin her sorumuza çocuk saflığıyla cevap veriyordu:
-Şimdiki annem üvey. Babamla o yaşta kimse evlenmediği için onunla evlenmiş. Bir de benim ufak kardeşim var, Allaha şükür o sağlıklı. İlkokula gidiyor.
-Sen okuyor musun?
Çok istedim ama okula gidemiyorum. Simit satıyorum, ayakkabı boyacılığı yapıyorum, bazen pazarda poşet satıyorum…
Çocuk anlattıkça anlatıyor sanki bizlere içini döküyor gibiydi. Boyundan büyük laflar ediyordu. Yokluk, yoksulluk çocuğu olgunlaştırmıştı:
-Amca ben burada ineyim evimiz şu karşı yamaçtaki ev, dedi.
Şaşırmıştık ne çabuk da gelmiştik termal kaplıcalara. Bu kadar kısa mıydı bu yol? Kayınbiraderim acı bir fren yaptı. Lastiklerden bir duman geldi.
-Allah razı olsun amca sizlere hayırlı günler, dedi.