Batı’nın derin acısı: “Kutlu Fetih”

Yıl, 31 Mayıs 1481. Hospitallers’in başkan yardımcısı Guallaume Caoursin, Büyük Üstat’ın toplandığı Şövalyeler Meclisi’nde “De morte Magni Turci” başlıklı bir konuşma...

Yıl, 31 Mayıs 1481. Hospitallers’in başkan yardımcısı Guallaume Caoursin, Büyük Üstat’ın toplandığı Şövalyeler Meclisi’nde “De morte Magni Turci” başlıklı bir konuşma yapıyordu. “İkinci Lucifer… İkinci Deccal” olarak nitelediği Sultan Mehmed’in ölümü karşısında tarif edilmez bir mutluluk yaşıyordu. Ona göre Mehmed, Hristiyan âlemine karşı korkunç suçlar işlemişti. Şöyle başlamıştı konuşmasına;

“Eğer bir kalem kalbimdeki sevinci tarif edebilseydi ve bir konuşma ruhumdaki mutluluğu açıklayabilseydi kesinlikle bunun vesilesi bugün olurdu. Bugün Hristiyan dünyanın kapanmayan yarası iyileşti, yakıcı ateşi söndü ve bugün Hristiyanlığın en azgın düşmanının gidişini seyrediyoruz. Çünkü o Konstantinopolis de aralarında olmak üzere, şehirlerin ve krallıkların yıkılmasına, ezilmesine ve ele geçirilmesine neden oldu. Yardakçısı olduğu İblis, kayıp arkadaşının gelişine artık sevinmiştir…”

Dünyanın gelmiş geçmiş en büyük hükümdarının öldüğünü öğrendiklerinde “La Grande Aquite e morta!” diye bağırdılar. (Büyük kartal öldü) Batı yakasında çanlar çalınmaya başlandı, top atışları yapıldı, fener alayları düzenlendi.

Oysa Fatih, şehri fethettiğinde Bizans İmparatoru’ndan sonraki en önemli kişi Büyük Dük Lukas Notaras’ın evine giderek ona ziyarette bulundu ve “keşke direnmeseydiniz şu ölenlere ve esirlere yazık oldu” diyerek üzüntüsünü dile getirdikten sonra Notaras’ın hasta yatağında yatmakta olan eşine geçmiş olsun dileklerinde bulundu. “Kaybettiklerinizden daha fazlasını kazanabilirsiniz” diyerek de onların gönlünü almaya çalıştı.

Dini lider Skolaris’i patrik ilan ederek daha o yüzyılda din ve vicdan hürriyetinin en güzel örneğini sergiledi. Savaş sırasında ölen Bizans İmparatoru’nun da “ imparatorlara imparator gibi gömülmek yakışır” diyerek uygun bir şekilde defnedilmesini sağladı.

Tüm bunlara rağmen 74 imparator tarafından savunulan, dünyanın ilk Hristiyan şehri muhteşem Konstantinopolis’in Müslüman bir hükümdar tarafından fethedilmesi ruhlarında derin yaralar açtı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Haydut Aileler; Rockefeller 13 Aralık 2018 | 1.637 Okunma Ezoterizm, Okültizm ve Newton 03 Eylül 2018 | 5.339 Okunma Eğitimde köklü reform şart 30 Ağustos 2018 | 440 Okunma İslam ve Değerleri Manipüle Ediliyor! 27 Ağustos 2018 | 324 Okunma Ruhu, aşk arındır 20 Ağustos 2018 | 2.302 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar