Nedir, ne değildir?

Futbolun ayakla oynandığı dönemlerden ayak oyunlarıyla oynandığı dönemleri yaşamaya devam ediyoruz. Kazananın da kaybedenin de feryat ettiği günümüzde sahaya odaklanması gerekenlerin işi ayak oyunlarına...

Futbolun ayakla oynandığı dönemlerden ayak oyunlarıyla oynandığı dönemleri yaşamaya devam ediyoruz.

Kazananın da kaybedenin de feryat ettiği günümüzde sahaya odaklanması gerekenlerin işi ayak oyunlarına dayandırması aslında kendi yetersizliklerini örtme endişesinden başka bir şey değil. Boş konuşanlarla, uğradığı haksızlıklar karşısında hakkını arayanların isyanı aynı değil. Futbolun kokuşmuş yüzünü kamufle etmek için haksızlığı kendinde hak olarak görenlerin açıklamaları namusluların namussuzlar kadar cesaretli olamamasından kaynaklanıyor. Türk futbolunun sorunu bugünün sorunu değildir.

Türkiye Futbol Federasyonu'nun (TFF) en tepesine yoğunlaşan anlayış aslında işin kolayı. Yıllardır TFF yönetimi ve Merkez Hakem Kurulu (MHK) değişmesine rağmen futbolun anlayışı ve kirliliği değişmediğine göre sıkıntı sistemin tamamen değişmesiyle ilintili. Yıllardır yazıyor ve konuşuyorum.

Futbolun sağlıklı bir yapıya ulaşması için öncelikle özerk yapısının gözden geçirilmesi değil değiştirilmesi gerekiyor.

Futbolun tüm paydaşları bir araya gelerek futbola bir anayasa kazandırılmalı.

Yasadışı bahisten tutun da Adliye koridorlarına taşınması gereken birçok sorun halının altına süpürülüyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Paralel Mönü’deki maydanozlu döner 26 Şubat 2025 | 1.077 Okunma “Demokratik Devrim” nasıl olurmuş, cümle aleme gösterdiler! 25 Şubat 2025 | 618 Okunma Sihirbaz Saldıray, bir sihirli dokunuşla komedyeni “diktatör” yaptı! 21 Şubat 2025 | 1.063 Okunma Saraçhane Medyası’nın sihirli değneği 19 Şubat 2025 | 1.219 Okunma TÜSİAD’ın morali neden bozuk? 18 Şubat 2025 | 661 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar