Mandacı zihniyet!

Harb-i Umumiden sonra manda isteyenler o buhranın içindeki şaşkınlardı. Şu gün Türkiye, bir asırda görmediği denli maddî ve itibar kalkınması içinde. Peki bu neyin şaşkınlığı? Ezan sesi yerine çan sesi istemek gibi bir şey!

Mevzumuz, bir sığır cinsi olan yoğurduyla kaymağıyla meşhur malûm ve masûm sevimli o hayvan değil. Siyasetteki "manda" Latinceden Fransızcaya geçmiş "mandat" kelimesi. Türkçe’de okunuşuyla "manda" diye yer etmiş…

Kelimenin dünya gündemine girmesi I. Dünya Harbi’nden sonradır. Bu harbin darbesine maruz kalıp da kendini idareden âciz olarak görülen devletler, devrin BM’si olan Cemiyet-i Akvam, Milletler Cemiyeti tarafından bir hâmi, vasî, koruyucu devletin himayesine verilmiş. Bu metbu, tâbi olunan devlete "manda", bu yönetim tarzına da "manda idaresi" denmiştir. Bir vesâyet müessesesidir. Tâbi devlet, bir kısım mühim tasarruflarında ancak metbu, tâbi olunan vasî devletin izin ve kararıyla hareket edebilir.

Kısacası; devletlerin ve bundan dolayı da milletlerin hükümranlık, hürriyet ve istiklâl haklarının elden çıkmasıdır. Allah, hiçbir devlet ve milleti bu zelil, aşağılık hâllere düşürmesin.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
DEERLER YERNE OTURTMAK!.. 25 Nisan 2024 | 11 Okunma SOHBET 20 Nisan 2024 | 87 Okunma 5816 SAYILI KANUN 18 Nisan 2024 | 335 Okunma OYUN VE HAKKAT 16 Nisan 2024 | 45 Okunma GAZZE, KAN ALARKEN BAYRAM! 09 Nisan 2024 | 55 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar