‘Taş üstüne taş komak’ ya da TİKA

Sözlükçülerimizin başı taşlı / daşlı deyimlerle pek hoş değildir, çünkü çoğu olumsuzdur. Örneğin şu iki deyim sözlüklerde “Taş taş üstüne...

Sözlükçülerimizin başı taşlı / daşlı deyimlerle pek hoş değildir, çünkü çoğu olumsuzdur. Örneğin şu iki deyim sözlüklerde “Taş taş üstüne bırakmamak” ya da “Taş taş üstüne komamak” şeklinde yer alır ve bunların olumlusuna yani “Taşı taş üstüne bırakmak” veya “Taş üstüne taş komak” şekline yer verilmez.

Bunun biz Türklerin yıkmada mahir, yapmada ihmalkâr oluşlarıyla ilgili genel kanaatle bir bağlantısı var mıdır bilemiyorum ama Adalar’da ikamet edip, İstanbul’da inşaatçılık yapan -bilahare mübadil olan- bir Osmanlı Rum’un oğlu tarafından yazılmış anılarında “Babam, eski binaları yıkmak için Türk, yeni binaları yapmak için Ermeni işçileri çalıştırırdı” dediğini hatırlıyorum.

Buna rağmen dilin bir miras oluşuna ve dolayısıyla her yazı ehlinin bir mirasyedi olarak davranma hakkına yaslanarak, yukarıda zikrettiğim iki olumsuz deyimi “Taşı taş üstüne bırakmak” ya da “Taş üstüne taş komak” şeklinde olumlu olarak kullanmama mani bir durumun olduğunu da hiç sanmıyorum ki, kendi zamanımda taşla uğraşan önemli bir kurumun varlığı da benim bu tutumumu meşrulaştırmama sebeptir.

O kurumun adı: Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA)’dır....

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
İslâmcılık teriminin siyasî soykütüğü 27 Nisan 2024 | 157 Okunma Siyonazilerin vasıfları 23 Nisan 2024 | 94 Okunma Altın Buzağı’dan Kızıl Düveye 20 Nisan 2024 | 262 Okunma Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi 18 Nisan 2024 | 966 Okunma Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek 16 Nisan 2024 | 348 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar