Kabe’nin zamanı

Kabe’nin Yemen cephesine nazır bir yerden seyrediyorum: Hac vaktinin yaklaşması nedeniyle sayıları gittikçe artan hacı adayları, iğne atsan yere düşmez deyimini doğrulayan bir dolulukta Kabe’yi Tavaf ediyorlar.Seyreden...

Kabe’nin Yemen cephesine nazır bir yerden seyrediyorum: Hac vaktinin yaklaşması nedeniyle sayıları gittikçe artan hacı adayları, iğne atsan yere düşmez deyimini doğrulayan bir dolulukta Kabe’yi Tavaf ediyorlar.

Seyreden olarak bana, seyrettiğim Kabe’ye ve onu Tavaf edenlere mahsus olmak üzere zaman üç düzeyden akıp gidiyor.

Aslında, sayısal manada elde var bir, ama bizim dünya / zaman ile kurduğumuz ilişkide bu böyle işlemiyor.

Zira, bir nispet olan zaman, icat nedeni olan dünyadan başlayıp, genelliğinden hiçbir şey kaybetmeksizin, yeryüzünde her bir varlığa doğru özelleşerek yayılıyor. Öyle ki, herkes (ve dolayısıyla her şey) kendi zamanını yaşıyor; bir şehrin zamanıyla bir kasabanın zamanı aynı şekilde işlemediği gibi, bir annenin, bir çocuğun, bir kedinin zamanı da benzerlik içine farklılaşıyor.

Bu cümleden olarak, seyreden (ben), seyredilen Kabe ve Tavaf yoluyla onunla ilişki kuran da aynı şimdide (tek kipte) birleştikleri halde, zamanı kendi cihetlerinden kurarak, açarak, yayarak ve kapatarak yaşıyorlar.

Bu manada, Kabe’nin zamanı, Tavaf esasında, öncelikle seyreden ben ve onunla ilişkili olanlar bakımından şimdide kurulup, geriye doğru inilerek idrak edilebiliyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi 18 Nisan 2024 | 433 Okunma Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek 16 Nisan 2024 | 345 Okunma Düve miti Siyonazilerin çirkin emellerini perdeler mi? 13 Nisan 2024 | 127 Okunma Ajan işi bir Gazze protestosu 11 Nisan 2024 | 207 Okunma Bayram yapmanın sırası mı? 09 Nisan 2024 | 56 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar