Dört takım ve dört hoca!..
Avrupa kupalarında "kadro kurulumu itibarıyla 'en ümitli olduğumuz' iki takımdan" biri (Trabzonspor) daha başlarda elendi, öteki (Beşiktaş) "kendi sahasında 'mağlubiyet' ile" başladı.İlk ikiye göre...
Avrupa kupalarında "kadro kurulumu itibarıyla 'en ümitli olduğumuz' iki takımdan" biri (Trabzonspor) daha başlarda elendi, öteki (Beşiktaş) "kendi sahasında 'mağlubiyet' ile" başladı.
İlk ikiye göre, "gençleştirme atağı ile 'kadro kalitesi olarak' geride oldukları" yorumları yapılan ikiliden "kurada düştüğü grup" itibarıyla, "gruptan çıkar' ümidi veren biri (Fenerbahçe), Almanya'dan "1 puan" getirdi, 3 puanı, "kaçan penaltı" ile kaçırdı!..
Kuralar çekilince, "Devler Ligi'ne yakışan bir gruba düştü" yorumları yapılan ve "asgari derece ümit veren" ötekisi (Galatasaray) ise grubun "net favorisi olan" ve hatta "bu kulvarın 'şampiyonluk adaylarının başında' gelen" rakibini yenerek, "yıllardan beri hasret kaldığı 'bir' Avrupa başarısına 'grup lideri' olarak" imza attı!..
Dört büyüğümüzün "takım olarak" durumunu "böyle" özetlerken, bir parantez de "Hocaları için" açayım… Trabzonspor'un hocası Abdullah Avcı ile Beşiktaş'ın hocası Sergen Yalçın, "başlangıç sınavlarında" Fenerbahçe'nin hocası Vitor Pereira ile Galatasaray'ın hocası...