Babacan ve rüzgâra kapılanlar

Siyasette, toplumsal kesimler hatta ideolojiler açısından bir boşluk olmadığı çok açık. Meclis'te Saadet Partisi'nden marjinal sola kadar neredeyse her kesimin bir veya iki temsilcisi var.

Meclise girmeyen ama her seçime katılarak seslerini duyuran çok sayıda eski ve yeni parti de varlığını sürdürüyor.
Bu tabloya şunu da eklemek gerekiyor. Türkiye, son dönemde çok sayıda arka arkaya seçim yaptığı için artık seçim falan istemiyor. Bu yüzden yerel seçimlerden sonra gelen 4 yıllık seçimsiz döneme, rahat nefes alacağı ve sorunların çözüleceği bir dönem olarak bakıyor.


Ama ne yazık ki öyle olmayacak görünmüyor. Çünkü içeride yeni sistemin kurumsallaşmasından, ekonomiye, hukuktan, eğitime birçok alanda önemli adımlar atılmasına karşı ciddi bir direnç var ve muhalefet destek vermiyor.
Aynı şey dış sorunlar için de geçerli. Türkiye, S-400'den, Doğa Akdeniz kuşatmasına, Suriye meselesinden AB'yle ilişkilere kadar bir dizi devasa sorunla uğraşıyor. Hatta bölge ülkeleriyle yoğun görüşme trafiğinin sürdüğü Fırat'ın doğusu ve İdlip sorunu kapıda bekliyor. TSK da harekete geçmiş durumda.
Tam bu noktada siyasetin gündeminde bu sorunlar değil, sistem tartışması ve yeni partiler var.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
‘Stockholm sendromu’na savrulan Özel gerçeği 05 Aralık 2025 | 472 Okunma O hafriyatçının referansı Dervişoğlu mu? 04 Aralık 2025 | 922 Okunma CHP şaibeli isimlerle meydan okudu 02 Aralık 2025 | 1.225 Okunma CHP’yi şoke eden hamle 25 Kasım 2025 | 1.739 Okunma İstanbul’u yöneten gölge masanın şifreleri 23 Kasım 2025 | 675 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar