Küresel jeopolitik geçiş dönemi ve Türkiye

Soğuk Savaş bittikten sonra, 'Amerikalı' Amerika'nın, yeni muhafazakar (neocon) akımla birlikte, küresel siyaset sisteminde ortaya koyduğu temel iddia, neoliberal ekonomik anlayışın ana ekseni oluşturduğu bir konjonktürde...

Soğuk Savaş bittikten sonra, 'Amerikalı' Amerika'nın, yeni muhafazakar (neocon) akımla birlikte, küresel siyaset sisteminde ortaya koyduğu temel iddia, neoliberal ekonomik anlayışın ana ekseni oluşturduğu bir konjonktürde, küresel ticaret ve sermaye hareketleri serbestleştikçe, önemli sayıda ülkenin bir demokratikleşme rüzgarına kapılacağı ve giderek güçlenen bir dalgaya bağlı olarak, daha otokratik rejimlerin dahi bu dalgadan nasibini alarak bir 'değişim süreci'ne girecekleri idi. Ülkeler arasında 'bağımlılık' ve 'bağlantısallık' derinleşecek ve bu tablo küresel ve bölgesel jeopolitik gerginlikleri bertaraf edecektir. Batılı ekonomiler ise, ihtiyaç duydukları ürünleri gelişmekte olan ekonomilere ürettirerek, sanayi sonrası toplum olma özelliklerini derinleştireceklerdi.
1990'lı yılların ikinci yarısında patlak veren 'Asya Krizi'ni de, bu manada yükselen Asya ekonomilerinin kendi istekleri doğrultusunda 'dönüşüm'e dirençlerinin kırılma noktası olarak okumayı tercih ettiler. Oysa, krizi yaşayan Asya ekonomilerinin tümü 'dayatılan' bağımlılık...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Monroe 2.0 ve Türkiye-ABD ilişkilerinin yeni eşiği 05 Aralık 2025 | 104 Okunma 2026: Büyük ekonomilerin ‘dirençlenme’ yılı 03 Aralık 2025 | 34 Okunma ‘İyiliğin İnşası’nda Türkiye’nin Küresel Rolü 01 Aralık 2025 | 43 Okunma İkame edilemez ülke: Türkiye 28 Kasım 2025 | 75 Okunma Jeopolitik Türbülans ve Ekonominin Güvenliği 26 Kasım 2025 | 41 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar