Kırılgan dünyada Türkiye’nin ‘esneklik’ gücü
2025 yılı itibarıyla küresel sistem, tarihte benzeri az görülmüş bir 'güç erozyonu' dönemine girmiş durumda. Süper güçler, ABD, Çin, Rusya, Avrupa Birliği, Hindistan ve Brezilya hala sahnede belirleyici...
2025 yılı itibarıyla küresel sistem, tarihte benzeri az görülmüş bir 'güç erozyonu' dönemine girmiş durumda. Süper güçler, ABD, Çin, Rusya, Avrupa Birliği, Hindistan ve Brezilya hala sahnede belirleyici aktörler olsalar da; artık bu güç, ağırlıkla olarak algıyla sürdürülen bir görünürlük, içsel olarak ise dayanıklılık testinde belirgin zorlanmalarla tanımlanıyor. Süper güçlerin her biri, bir yandan 'kaslarını göstermek' için ekonomik, teknolojik veya askeri reflekslerle sahne alıyor; diğer yandan kendi toplumlarındaki yorgunluk, ekonomik adaletsizlik algısı, yönetişim zaafı ve meşruiyet kaybını perdeleme mücadelesi de vermekteler. Bu durum, yeni çağın en karakteristik olgusunu tanımlıyor: Güçlü görünen devletlerin içsel olarak zayıfladığı, bir zamanlar zayıf görünenlerin ise, tersine direnç kazandığı bir evre.
Küresel ölçekte altı süper güce yönelik olarak derinleşen algı şu noktalara işaret ediyor: ABD halen küresel düzenin lideri olduğuna dair anlatısı gücünü korusa da, kurumsal meşruiyet kaybı ve toplumsal kutuplaşma kalıcı hale geliyor gözüküyor. Çin dayanıklılığı yüksek bir ülke olarak...