IŞİD mi daha büyük tehdit Kürtler mi?

ARAP Baharı'na dünyadaki ve bölgedeki bütün ülkeler gibi Türkiye de hazırlıksız yakalandı. Tunus’ta isyancılar görece çabuk bir başarı elde ettiler, Türkiye daha pozisyon bile alamamıştı....

ARAP Baharı'na dünyadaki ve bölgedeki bütün ülkeler gibi Türkiye de hazırlıksız yakalandı.


Tunus’ta isyancılar görece çabuk bir başarı elde ettiler, Türkiye daha pozisyon bile alamamıştı. Ardından Mısır’da ve Libya’da da Ankara ilk anda pozisyon alamadı; ancak isyanların başarıya ulaşacağı ve rejimlerin devrilmekte olduğu görülünce Ankara tarafını Müslüman Kardeşler’den yana açıkladı. (Bahreyn’de Şii halk isyan ettiğinde ve bu isyan kanlı bir biçimde bastırılırken Ankara, Bahreyn yönetimini kınamakla yetindi, isyancılara destek açıklamadı.)

Libya’da Kaddafi yıkıldıktan ve bu arada Türkiye’nin o olağanüstü başarılı tahliye operasyonundan sonra, zamanın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu İstanbul’da kalabalık bir gazeteci grubuyla bir araya gelmişti. O toplantıda Davutoğlu, Türkiye’nin Arap Baharı’na hazırlıksız yakalandığı eleştirilerini kabul etmedi, hatta “Bu dalganın gelecekte hangi ülkelere ulaşabileceğine dair bir dizi analizimiz ve senaryomuz da var” dedi.

ESAD DA DÜŞER SANILDI

Ama Suriye’de ilk isyan dalgası başladığında Ankara sahiden hazırlıksızdı; aylar boyunca Şam’daki Beşar Esad’a barışçıl protesto gösterilerine saldırmaması, kendi güvenlik bürokrasisinin tuzağına düşmemesi, önceden vaat ettiği gibi anayasayı değiştirip muhalefete izin vermesi tavsiyelerini iletti. O sırada mesela Amerika coşmuş, Suriye’yi sert bir biçimde kınıyordu, Ankara ise hâlâ Şam ile temas halindeydi.

Suriye’de isyan dalgası büyürken, Ankara’nın çabası ABD Başkanı Obama’nın “Esad gitmeli” diye açıklama yapmasını geciktirmekti; bu amaçla Dışişleri Bakanı sıfatıyla Davutoğlu son kez Şam’a gitti, Esad’la meşhur 6.5 saatlik görüşmesini yaptı, onu iknaya çalıştı.

Sonra... Sonra ipler koptu, Obama, “Esad gitmeli” dedi, Ankara da bu gidişin Mısır ve Libya’daki gibi hızlı olacağını düşündü, muhalefet örgütlenmeye başlandı.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kürt sorunu diye bir sorunumuz yok mu? 23 Kasım 2016 | 2.360 Okunma Genetiği değiştirilmiş insan kanseri yenecek mi? 19 Kasım 2016 | 610 Okunma Mafyaların hortlaması riski... 18 Kasım 2016 | 1.640 Okunma Küreselleşmenin intikamını sol değil sağ mı alacak? 16 Kasım 2016 | 411 Okunma Çatlaktan içeri sızan ışık... 12 Kasım 2016 | 1.053 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar