Adalet, intikamın değil devletin temelidir

İKİNCİ Meşrutiyet 1908'de ilan edildiğinde Osmanlı coğrafyasının dört bir yanında sokağa çıkan sevinçli kalabalıkların taşıdığı dövizlerden birinde, Fransız Devrimi'nin...


İKİNCİ Meşrutiyet 1908'de ilan edildiğinde Osmanlı coğrafyasının dört bir yanında sokağa çıkan sevinçli kalabalıkların taşıdığı dövizlerden birinde, Fransız Devrimi'nin meşhur sloganı 'Özgürlük-Eşitlik-Kardeşlik'e bir kavram daha eklenmişti: 'Adalet'.
Biz, nedense devletini çok seven, onu kutsal gören bir kültüre mensubuz ve her mahkeme salonuna da ‘Adalet mülkün temelidir’ yazmayı marifet sayarız.

Doğrudur da, adalet sahiden devletin temelidir. Adalet dağıtmayan, adaleti adil dağıtmayan bir sisteme ‘devlet’ denmez.

Ama gelin görün ki, bu topraklarda ‘adalet’ arzusu da bitip tükenmez. Boşuna değildi 60’lı ve 70’li yılların iktidar partisinin adının Adalet Partisi olması.

Bugün, 14 yıldır iktidarda olan partinin adında ‘adalet’ kelimesinin yer alması da şans eseri bir durum değil.

100 KİŞİDE 93 MAĞDUR YARATAN ADALET

Adalet Bakanlığı’nın her yıl yayımladığı ‘Adalet İstatistikleri’nden hareketle yaptığım bir hesap var.

Sadece ağır cezalık suçlar için yaptım bu hesabı. Daha önce birkaç kez yazdım; yeniden hatırlatma ihtiyacı belirdi:

Savcılıklarımız, davası ağır ceza mahkemesinde görülecek TCK maddelerinden başlattığı her 100 soruşturmadan sadece 45’ine dava açıyor. Kalan 55 kişi, ortalama iki yılı aşkın süre devam eden soruşturmalarda gözaltına alınsalar, tutuklansalar, telefonları dinlense, hayatları altüst edilse dahi mahkemeye çıkmıyorlar. Ama birazdan göreceksiniz, mağdur edilseler dahi o 55 kişi aslında şanslı, hayatlarındaki bu kâbus ortalama 2 yıl sürüyor.

Hakkında iddianame düzenlenip dava açılan 45 kişinin 23’ü, ortalama 2 yıl süren ilk derece yargılamalarında beraat ediyor; başka bir deyişle 45 kişinin 22’si ilk derece mahkemesinde mahkûmiyet alıyor.

Sonra başlıyor temyiz süreci, yani Yargıtay aşaması. Bu 22 kişinin sadece 7’si hakkındaki ceza kesinleşiyor, geri kalanın aldığı cezalar türlü çeşitli gerekçelerle bozuluyor.

İşte ülkemizdeki ‘adaletsizlik’ veya ‘adalet sorunu’ bu rakamlara yansıyan şeydir. Sistem adalet ürettiğinden daha fazla mağduriyet üretiyor. Hakkında soruşturma başlatılan 100 kişiden 93’ü mağdur ediliyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kürt sorunu diye bir sorunumuz yok mu? 23 Kasım 2016 | 2.360 Okunma Genetiği değiştirilmiş insan kanseri yenecek mi? 19 Kasım 2016 | 610 Okunma Mafyaların hortlaması riski... 18 Kasım 2016 | 1.640 Okunma Küreselleşmenin intikamını sol değil sağ mı alacak? 16 Kasım 2016 | 412 Okunma Çatlaktan içeri sızan ışık... 12 Kasım 2016 | 1.054 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar