Hilâfet gelecek dertler bitecek

Zeki bir Osmanlı subayı olan Mustafa Kemal, şimdiki ahmak Kamalistlerin aksine, “hilâfet” dediğimiz politik makamın ne işe yarayacağını bildiği için halife olmak istemişti. Bunun niçin mümkün...

Zeki bir Osmanlı subayı olan Mustafa Kemal, şimdiki ahmak Kamalistlerin aksine, “hilâfet” dediğimiz politik makamın ne işe yarayacağını bildiği için halife olmak istemişti. Bunun niçin mümkün olmadığını, o esnada memleketin ikinci adamı olan Kazım Karabekir Paşa, hatıratında bütün detayıyla anlatıyor.

Bu mümkün olmadığında bile Mustafa Kemal ve arkadaşları bir halife belirlemişler, hilafet bayrağının Türkiye bayrağı olarak kalmasına özen göstermişlerdi. Lozan’a giden süreçte İngiltere, tabii ki şeriatla yönetilen bir ülke olduğu için değil, hilafet makamını kendisine istediğini açık açık belirtmiş; bu tehlikeli gelişme karşısında Mustafa Kemal ve arkadaşları hilafeti ilga etmiş ama hilafet makamının mana ve mefhum olarak Türkiye Cumhuriyeti’nde mündemiç olduğunu bir kanun maddesiyle kayda geçirmişlerdi. Böylelikle İngiltere dâhil herhangi bir ülkenin hilafet makamını talep etmesinin önüne geçilmişti.

Kamalistlere laf anlatmanın Ümit Özdağ’a hendek atlatmaktan zor olduğunu biliyorum ama anlatmayı deneyeceğim yine de.

Hilâfet makamı, bugün zannedildiğinin aksine dini değil son derece siyasi bir makamdır. O makamı elde etmek ve elde tutmak için büyük bir...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 392 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 334 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 442 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 913 Okunma Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti 16 Nisan 2024 | 958 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar