Yorgun yazlıklar ve gelip geçmek

Sabahın erken saatleri... Artık emekli çiftlerden başka kimsenin oturmadığı, torunların iki günlüğüne bile uğramadığı, begonvillerin susuzluktan kuruduğu, betonun çatlayıp dökülmeye...

Sabahın erken saatleri...
Artık emekli çiftlerden başka kimsenin oturmadığı, torunların iki günlüğüne bile uğramadığı, begonvillerin susuzluktan kuruduğu, betonun çatlayıp dökülmeye başladığı yazlık sitelerin önünden geçiyorum.
Atletli, şortlu ve gözleri hâlâ uykulu bakkal, kola kasalarını dışarıya taşıyor.
Her tavrından belli oluyor; dükkânı devredecek birini bulsa rahatlayacak ve belki buralardan çekip gidecek...
İhtiyar taraçalar, plastik sandalyeler, bir parça beyaz peynir ve karpuzdan ibaret minik kahvaltı masaları...
Adımlarımı...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Almanya savaşa girer mi? 05 Aralık 2025 | 223 Okunma Zorba çocuklar, öğretmenler ve seyirciler 04 Aralık 2025 | 543 Okunma Bu nihilizm savaş çıkartır 02 Aralık 2025 | 129 Okunma Küçük (!) dertler sade insanlar ve dünya hali 01 Aralık 2025 | 151 Okunma Ya konutta, bir yuva yoksa?.. 30 Kasım 2025 | 91 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar