Mühendis ve siyaset

Binali Yıldırım İTÜ mezunu 4’üncü “mühendis” başbakan olacak. Süleyman Demirel “inşaat” mühendisiydi. Turgut Özal “elektrik...”   Necmettin Erbakan “makine...” Binali Yıldırım ise “gemi” mühendisi... Son 50 yılda 4 mühendisin başbakan olması bir “rastlantı” değil. .................... Bir süredir Paris’te üniversite hocalığını sürdüren Nilüfer Göle’nin “Mühendisler ve İdeoloji” kitabı dikkat çekici bir çalışmadır. Bu kitap aslında Göle’nin doktora tezinin geliştirilmesiyle oluşmuştur. Göle’ye göre “Mühendisleri anlamak sanki toplumsal dönüşümün haritasını çizmenin ipuçlarını verir.” Özellikle Demirel ve Özal uzun süre başbakanlık yapmışlar ve “sosyosiyasal” pencereden bakıldığında “mühendisler iktidarı” damgasını vurmuşlardır. Nilüfer Göle, Thornstein Veblen’in şu sözlerine gönderme yapıyor: “Mühendislerin, rasyonel (akılcı) ve bilimsel uygulamaların ve de değerlerin taşıyıcısı olarak, iktidar da olmaları gerekir.” Sol devrimci hareketlerde de “mühendislik öğrencileri” ağırlık koyuyorlardı ama “sağ” bir başka ifadeyle “muhafazakâr” mühendisler iktidara gelmişlerdir. İktidarda kalmışlardır. Demirel ve Özal sağ kanadın “liberal” renklerini temsil ediyorlardı. Erbakan ise “muhafazakâr.” Binali Yıldırım’ı rekor süre bakanlık yıllarında “icracı” yönüyle tanıdık. Yapıcı / yaratıcı bir yatırımcıydı. AK Parti’nin “başarı vitirininde” onun ağırlıklı katkısı yadsınamaz. Siyasi büyük fotoğrafta misyonunu başbakanlık sürecinde görmek ve yorumlamak mümkün olacak.