Ayvalık’ta zeytin hasadında

Farklı şehirlerin, yeni mekânların, değişik tatların, son teknolojilerin peşinde koşmaktan mutluluk duyan, bunların insan ömrünü güzelleştirenin ayrıntılar olduğunu düşünenlerle, yani hayatta...

Farklı şehirlerin, yeni mekânların, değişik tatların, son teknolojilerin peşinde koşmaktan mutluluk duyan, bunların insan ömrünü güzelleştirenin ayrıntılar olduğunu düşünenlerle, yani hayatta her anlamda lezzet arayanlarla yine beraberiz. İşte bu haftanın konu başlıkları… Ayrıntılar mı? İnternette http://www.dunya.com/ehlikeyf adresinde…

Sonbaharın en güzel günlerinde zeytin hasadı için bir kez daha Ayvalık’ta bulunmanın, lezzetli yemeklerle taçlanan keyfini yaşıyorum… Ekmeğini zeytinden çıkaran insanlarla tanışmak, onlarla sohbet etmek; birlikte türküler söylemek de gezinin cabası… Kilometrelerce plajları, ormanları, daracık sokakları, Cunda Adası, Şeytan Sofrası, Ayışığı Manastırı, Saatli Cami’si, sarımsak taşından yapılmış evleri, kutsal mekânları, Perşembe günleri kurulan pazarı, lezzetli yemekleri ve tabii ki zeytin ağaçları ile Ayvalık, bir başkadır… Meselâ karadiken dedikleri taze toplanmış deniz kestanesini açıp limon ve zeytinyağı ile yemenin, hatta sıcacık simide katık etmenin ayrıcalığı yalnızca Ayvalık’ta yaşanır… Ayvalık tostunun lezzetinden de mutlaka söz etmek gerekir… Ve ne güzel ki bu güzel ilçe, değişen birçok şeye rağmen, o farklılığını, özgünlüğünü sürdürmeye çalışıyor… İnternet sayfamızda, Ehlikeyf’te…

Zeytinin tarihi eskidir, çook da uzun yaşar, bu nedenle ölümsüz ağaç denir… 300-400 yıl, onun için normaldir… Bin yaşından büyük olanı da vardır… Zeytine sahibin geliyor, dediklerinde “baltası yanında mı?” diye sorar; çünkü, budandıkça gençleşir…
Zeytinin atık yağıdır prina. Prinanın da yağını kullanılıp sabun yapıldıktan sonra artakalan da atılmaz, yakıt olarak değerlendirilir. Öylesine bereketli bir ağaçtır zeytin… Her derde deva olması yetmez, yanıklara da merhem olur zeytinyağı… Çook uzun yıllar sıkım sırasında çıkan karasu bile sokağa veya denize döküldüğünde kapışılmış, orada kalan azıcık yağ bile satılarak değerlendirilmiş, hatta bu yağ için kavgalar bile çıkmıştır… İnternette, Ehlikeyf’te…

Türkiye’deki 187 milyon ağaçtan 280 bin ton zeytinyağı üretimi bekleniyor. Önceki yılın 170 bin tonundan sonra sevindirici bir rakam… Üretici memnun, ağaçlar meyve yüklü… Son 5 yılın tat, koku ve asidite olarak en kaliteli zeytinyağı sıkılıyormuş… Ayvalık’ta bulunmamın nedeni, Hasat Şenlikleri… Şehir, bir zamanları anlatan kitaplarda söz edildiği gibi zeytin, zeytinyağı, prina kokmuyor artık… Ortalıkta karasu da görmüyoruz… Ama zeytin ağaçlarının altında bu duyguyu hissetmek mümkün… Bir zamanlarki gibi at arabalarıyla olmasa da tarlaya gidiyor, zeytin hasadına katılıyoruz… Günaydın, diyorum zeytin ülkesine. Bir yanım mitolojide Tanrıların oturduğu bilge Kazdağı, bir yanım Madralar. Oralardan gelen tertemiz havayla dolduruyorum ciğerlerimi. Milyonlarca ağaçtan oluşan zeytin denizi, sert esen rüzgârla dalgalanıyor, dalgalanıyor… Ayrıntılar, internette Ehlikeyf’te…

Türkiye, zeytinyağı ihracatının kayda alındığı 1 Kasım 2015 - 31 Ekim 2016 sezonunda 55 milyon 618 bin dolar ihracat yapmışken 2016/17 sezonunu yüzde 213'lük artışla 174 milyon 155 bin dolarlık ihracatla geride bıraktı. Bu rakam, Türkiye'nin son 4 sezondaki en yüksek zeytinyağı ihracat rakamı olarak kayıtlara geçti. Öte yandan, Türk zeytinyağı, dünya genelinde 100'den fazla ülkenin mutfaklarında pişen yemeklere lezzet kattı. İnternet sayfamızda, Ehlikeyf’te…

Uluslararası Gastromasa Konferansı ödüllü yerli-yabancı birçok şefi 2 Aralık’ta Haliç Kongre Merkezi’nde bir araya getirecek. Konferansta bu yılın teması “Ürün.” İnternet sayfamızda, Ehlikeyf’te…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Aganta burina burinata! 01 Ekim 2018 | 207 Okunma Yazının kadim coğrafyasında… 28 Eylül 2018 | 204 Okunma Türk kahvesinin önü açık 24 Eylül 2018 | 176 Okunma “Borusan Sanat”lılarla bir akşam 21 Eylül 2018 | 178 Okunma Adana’nın geleneksel tarihi evlerini gördünüz mü? 17 Eylül 2018 | 222 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar