Kırık havuz dolar mı?

Bir süredir ekonomideki krizin döviz, dolar krizi olarak dışa vurduğuna şahit oluyoruz.Mikroplara mağlûp olan vücudun ateşinin yükselmesi gibi. Ekonomi yönetimi de bu probleme karşı vatandaşa eldeki, yastık...

Bir süredir ekonomideki krizin döviz, dolar krizi olarak dışa vurduğuna şahit oluyoruz.
Mikroplara mağlûp olan vücudun ateşinin yükselmesi gibi.

Ekonomi yönetimi de bu probleme karşı vatandaşa eldeki, yastık altındaki dolarları bozdurma çağrısı yaptı. Vatandaş kara gün için biriktirdiği doları bozdurur mu bozdurmaz mı kendi bileceği iş. Ancak uzmanlar dolar bozdurmanın yaşanan ya da yaklaşan krize çare olmayacağına dikkat çekiyor.

Bu cümleden olarak ekonomideki gelişmeleri değerlendiren İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin piyasanın karşı karşıya olduğu sıkıntıyla ilgili önemli açıklamalar yapmış. OHAL’in krize sebep olup olmadığı konusunda, “(...) Bu tip durumlarda devletin en sert önlemleri almasıyla yabancı yatırımcının süreç bitene kadar Türkiye’den uzak durma kararı almasından kaynaklanır” demiş. Devletin vatandaşa tasarruf konusunda ders verme imkânı olmadığını hatırlatan Prof. Dr. Alkin, şöyle devam etmiş: “Tasarruf konusunda eleştirilerim var. Bana göre vatandaş devletten daha tasarruflu davranıyor. (...) Devletin vatandaşa tasarruf konusunda vereceği bir öğüt yok. (...) Bu sebeple orada çok altını çizerek ve hassas olarak ifade edilmesi gereken şey devletin vatandaştan önce kendisinin tasarruf etmesinin gerekli olduğudur. Yani büyüme modelinde bir yanlışlık var. (...) Meselâ bu mega projeler var, yapılacak diye yepyeni şeyler söyleniyor. Bunların hiçbirisine gerek yok. Bence yapılacak en güzel tasarruf doğru yere yatırım yapmaktır. Bu tip mega projeler yerine ülkenin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine fiber optik kablolar döşesek, dünyanın en üst seviyesinde bir geniş bant uygulasak bence çok daha faydalı bir hizmet vermiş olurduk.” (www.finansgundem.com, 1 Aralık 2016)

“150 yıl önce bir iktisatçının büyüme teorilerinde söylediği bir söz var. Diyor ki ‘Devlet üretenin maliyetini düşürmek için altyapı yatırımı yapar.’ Şimdi ben herkese soruyorum bu ortaya çıkan mega projelerin hangisi üretimin maliyetini düşürmek adına yapılmıştır?” diye konuşan Prof. Dr. Emre Alkin, “Bir ülkeye refahı getirmek önce barışı getirmekten başlar. Barışla beraber refah gelir refahın gelmesi için de atılacak adımlar bellidir. ‘Beşerî sermayenin kalitesi arttırılmadıkça fizikî sermaye genişlese de verim düşer’ denir ekonomide. Yani siz eğitimin kalitesini ve eğitimin unsurlarını yüksek seviyeye çıkarmadıkça istediğiniz kadar makine teçhizat yapın, istediğiniz kadar proje yapın, ülkede kalkınmayı sağlayamazsınız. 150 yıl önce söylenmiş bu sözler ne kadar net değil mi?” şeklinde konuşmuş.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 151 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 124 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 106 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 76 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 111 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar