İktidar mücadelesinin ağır faturası

Son yıllardaki seçimlerde siyasî partiler, vaadlerinin başına ekonomik olanları yerleştiriyorlar. İşsizlik ve geçim zorluğunun hüküm sürdüğü bir zeminde böyle olması bir neticedir. Aynı...

Son yıllardaki seçimlerde siyasî partiler, vaadlerinin başına ekonomik olanları yerleştiriyorlar.

İşsizlik ve geçim zorluğunun hüküm sürdüğü bir zeminde böyle olması bir neticedir. Aynı zamanda ve maalesef, milletin talebi de bu yöndedir. Neticede, ‘müşteri’ olan seçmenler, ekonomik vaadler bekleyince siyasî partiler de bu hususta birbirleriyle yarışıyor.

Keşke hepimiz ‘önce hürriyet’ anlayışında olsak ve siyasî partilerden de hak, hukuk ve adalet vaadleri beklesek. Böyle bir zemin ve vasat, ancak kaliteli ve uzun süreli bir eğitimle mümkün olur, bunu da bilelim.

Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Şevket Pamuk, seçim bildirilerinin ekonomi merkezli olmasıyla ilgili bir soruyu cevaplandırırken şöyle demiş: “Ekonomi politikaları siyasî istikrarla çok ilgili. Dış politika, Suriye meselesi, geçen hafta [10 Ekim 2015] Ankara’da patlayan canlı bomba gibi bütün ciddî durumlar ekonomi üstünde çok etkili olacak. Bu iş sadece bildirgelerle olmaz yani...” 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 152 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 124 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 106 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 76 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 111 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar