Bazı Fransızlar neden Erdoğan’a oy verir?

''Avrupa'da ve şimdi de Trump'ın gelip çatmasıyla ABD'de, popülist hareketlerin yükselişi, birçokları tarafından Batı dünyasını saran siyasi krizin başlıca nedeni olarak görülüyor. Bu...

''Avrupa'da ve şimdi de Trump'ın gelip çatmasıyla ABD'de, popülist hareketlerin yükselişi, birçokları tarafından Batı dünyasını saran siyasi krizin başlıca nedeni olarak görülüyor. Bu görüşe göre -en iyileri hırslı demagoglar, en kötüleri ise faşistler olmak üzere- utanmaz politikacılar, belli insanların ve grupların önyargılarına, irrasyonel korkularına ve hayal kırıklıklarına berbat basitleştirici yanıtlar vererek, yalanlar söyleyerek karşılık veriyor ve böylelikle bu yalanları bir yandan beslerken bir yandan da yayıyorlar… Zamanla basitleştirici ve ayrıştırıcı retoriklerine popüler destek oluşuyor ve nihayetinde demokratik süreç ya gasp ediliyor ya da akamete uğruyor.

Popülist hareketlerin ilerlemesi engellenemez ya da kalıcı hale geldiğinde, çoğunluk bunu seçmenlerin 'cahil'liğine, 'aptal'lığına ya da 'ırkçı'lığına verme eğiliminde: Yoksa İngilizlerin çoğu nasıl olur da AB'den ayrılmak isteyebilir? Ya da ABD vatandaşlarının çoğu nasıl olur da Donald Trump'a oy verebilir? Bu insanlar olsa olsa aptal olabilirler… Bu anlatı, özellikle de kentli çalışan sınıflar arasında yaygınlaşıyor…” (Medyascope.tv. Fransız yazar Paul Arbair'ın bloğundan Işın Eliçin'in çevirisi) 

Bu uzun alıntı, Batı'da bir süreden beri olup bitenleri çok iyi özetliyor. Oxford Sözlüğü'nün yılın kelimesi seçtiği, “post-gerçeklik” de bu özetin allanmış pullanmış, bilimsel bir giysi giydirilmiş formülü. Arbair gibi neler oluyor, niye oluyor diye sorup, durumu açıklayan düşünceler üretmek yerine, eski düzende nispeten rahat yaşayan sınıfların ve akademiklerin, tamamen psikolojik “günah keçisi” arama gayretleri… Neresinden bakarsak bakalım liberal demokrasi için bir kriz durumu söz konusu. Batı toplumunda kurumları, sendikaları, partileri hatta kiliseyi ve aileyi de içine alan bir güven bunalımı var. Seçmen, bir yandan müesses nizamdan umudunu kestiğini göstermek ve eskinin unsurlarını cezalandırmak diğer yandan da yeni bir arayış içinde olduğunu belli etmek için dün marjinal diye görülen siyasi hareketlere yöneliyor. 

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Merhametten maraz doğmaz! 12 Eylül 2019 | 216 Okunma “Benden nefret et ama bana acıma!” 08 Eylül 2019 | 179 Okunma Merhamet esastır çünkü... 05 Eylül 2019 | 165 Okunma Merhameti kavramak zordur 01 Eylül 2019 | 146 Okunma Adalet, merhametten koparsa 29 Ağustos 2019 | 141 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar