Sözcü burada, TRT nerede?
Türkiye için “hayırlı cumalar” mesajlarıyla geçen sıradan bir yaz günü olacak. İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılananlar hariç.
Önceki duruşmada sanıklar için hapis cezası istenmişti. Sözcü gazetesinin kaderi belki de o gün çizilecek. Bir kesim “Sözcü nasıl FETÖ’cü olur” diye isyan edecek. Yandaşlar aksini savunacak. Fethullahçılar ise “Sözcü’yü bile yargılıyorlar” diye gülümseyerek propaganda yapacak.
Benim aklımda başka bir soru var: Sözcü iddianamesi var da TRT iddianamesi neden yok? Evet, TRT’deki F tiplerinin bir kısmı ihraç oldu, bir kısmı yargılanıyor. Ama hâlâ TRT’nin bir dönem “FETÖ yayın organı” olduğunu ortaya koymadık.
“Çok iddialı” demeyin. Önümde eski bir TRT çalışanının anıları duruyor. 1998’de kurumda çalışmaya başlayan Mustafa Aşçı, usulsüzlükleri tespit edip raporladıktan sonra 2012’de TRT’den atıldı. O günden bugüne TRT’de yaşananları Türkiye’ye duyurmaya çalışıyor. “Makam Hırsı-zı” isimli son kitabında ise tanık olduğu FETÖ yapılanmasını anlatıyor.
Aslında her şey gözümüzün önünde oldu. 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer öngörmüş, İbrahim Şahin’in TRT Genel Müdürlüğü’ne atanmasını iki kez veto etmişti. İki yılı aşkın inadına boş duran koltuk, Abdullah Gül’ün imzasıyla dolmuştu.