Hakan Fidan neden hedefte?
Ankara’nın havasını iyi koklayan bir dostum iki üç ay önce şu cümleyi kurmuştu: “Terörsüz Türkiye sürecinde bir iş bölümü var. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu işin devlet projesi...
Ankara’nın havasını iyi koklayan bir dostum iki üç ay önce şu cümleyi kurmuştu: “Terörsüz Türkiye sürecinde bir iş bölümü var. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu işin devlet projesi olduğunun altını çizen isim. MİT Başkanı İbrahim Kalın sahayı kontrol eden kişi ve sürecin tam da göbeğinde. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan da ilk çözüm sürecinden deneyimiyle sahada! MHP lideri Bahçeli’yle ilgili cümle kurmama gerek yok.”
Peki ne oldu da Hakan Fidan, “sürecin” hedef tahtasında. 18 Ağustos’ta “Öz Elif Sitesi’nden MİT Başkanlığına” başlıklı yazımda Caner Taşpınar’ın “Sır Küpü/Taht Kavgaları” kitabından bahsetmiş ve şu satırları kaleme almıştım.
… Bilmem farkında mısınız? Özel olarak işletilen bir mekanizma bugünlerde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın üstüne oynuyor. İtibar suikastı mahiyetinde iddialar ileri sürüyor, istifham uyandıracak imalarda bulunuluyor. Peki ama neden? Kanaatimce bu atakların iç ve dış aktörleri ile faktörleri söz konusu... Gerek AK Parti çevrelerinde gerekse farklı mahfillerde Fidan’ın siyasi kariyerine ilişkin başlatılan ‘yakıştırmalar’ da onu, ister istemez dikiz aynasına bakmaya da zorluyor.” Bu cümleleri Sabah yazarı Okan Müderrisoğlu, 9 Ağustos’ta, köşesinde kurdu.
Sonrasında DEM yönetiminden gelen Fidan eleştirileri de dikkat çekiciydi.
Örneğin; DEM Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, T24’ten Ceren Bayar’a verdiği röportajda dedi ki:
“Gündüz ortası gözlerini kapatan her yeri gece sanırmış. Oysa sadece ona gecedir, çünkü dışarısı apaydınlıktır, gündüzdür. Hakan Fidan da gözlerini kapattığında her yeri gece sanıyor, gözlerini kapattığında Kürtlerin yok olduğunu sanıyor. ‘Kürtler ve hakları yok’ deyince sanki yok oluyormuş gibi davranıyor. Ama Hakan Bey yanılıyor. Umarız tez vakitte gözlerini açar, hakikati görür ve çözüme hizmet eden bir dil kullanır. (14 Ağustos 2025)”