Atatürk, ilk Türkçe tefsir ve Muhammed Hamdi Yazır
Sözcü Gazetesi Yazarı Ayşe Sucu'nun bugünkü (28.03.2022)''Atatürk, ilk Türkçe tefsir ve Muhammed Hamdi Yazır'' başlıklı yazısı.
Atatürk, ilk Türkçe tefsir ve Muhammed Hamdi Yazır
Laik, sosyal ve hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti ve onun kurucusuyla adeta sembolleşmiş “Hak Dini Kur’an Dili”, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır’ın Türkçe tefsiridir. Dokuz ciltten oluşan tefsirinin mukaddimesinde şöyle der:
“Ben halis Anadolulu, öz Oğuz, Yazır Türk’üyüm. On beş yaşında İstanbul’a geldim. Ne Arabistan’a gittim ne Türkistan’a. Ne İran’ı gördüm ne Avrupa’yı. Öğrendiğimi bu vatanda öğrendim. Yazır’ın Kayı, Kınık, Bayındır, Eymir, Avşar gibi büyük Oğuz kabilelerinden biri olduğunu da Arapça’dan; “Divanu Lügat’ it-Türk’ten öğrendim. İran’da çıkan yünden, Avrupa’da bükülen ipten Türk tezgahında dokunan halıyı Türk malı tanıdım. Bir binanın mimarisinin Türk olması için bütün kerestesinin yerli olması lazım değildir diye işittim. Afrika madenlerinden çıkmış bir altının üzerinde bir Türk sikkesi gördüğüm zaman ona Afrika’nın değil bizim altınımız dedim. Bağdatlı Ruhi’nin:
Sanma ey hâce ki, senden zer ü sîm isterler
“Yevme lâ-yenfeu” de “kalb-i selîm isterler
(Sanma ey hoca ki, senden...