“Fütûhu’l kulûb”

Her meseleyi siyaseten kullanma noktasında üstümüze yok, ama üstümüze vazife olan şeyi yapmakta da biz yokuz. Ah giden evlatlarına yanan anneler!

Eskiden Sûfiyye’nin bir Fütûhu’l kulûb derdi vardı. Kalplerin fethi demek bu.

Fütûhu’l büldan değildi İslam fetihlerinin gayesi. Beldelerin fethi demekti o da.

Eskiden Hristiyanların “Konstantinopolis’te Kardinal külahı görmektense Müslüman sarığı görmeyi tercih ederiz” demelerini önemserdik.

Eskiden Balkanlara giden Türk akıncılarının, yerel halkı derebeylerin zulümlerinden kurtarmasını anlatır mutlu olurduk.

Eskiden Polonyalıların taa 18’inci yüzyılda dillerine pelesenk olan “Oder ve Vistül’den Türk atları su içmedikçe Lehistan bağımsızlığa kavuşamaz” sözünü okurduk kitaplarımızda. “Türk atları” adalet demekti, özgürlük demekti Polonyalılar için.

Eskiden “şerefü’l mekân bil mekîn” derdik. Mekânın şerefi orada......

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ah şu 30 bin lira aşk olsun sana! 05 Aralık 2025 | 589 Okunma Bahçeli–Öcalan görüşse... 04 Aralık 2025 | 1.012 Okunma CHP’deki coşkuya iktidarın katkısı 02 Aralık 2025 | 699 Okunma Boğulma nasıl anlatılır? 30 Kasım 2025 | 539 Okunma Papa gündemi 28 Kasım 2025 | 543 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar