Diplomasi böyle ölüyor!

ABD’nin Ankara Büyükelçiliği tarafından ülkemiz vatandaşlarına yönelik vize işlemlerini askıya alma kararı üzerindeki sis bulutları henüz dağılmadı. Dış İşleri...

ABD’nin Ankara Büyükelçiliği tarafından ülkemiz vatandaşlarına yönelik vize işlemlerini askıya alma kararı üzerindeki sis bulutları henüz dağılmadı. Dış İşleri Sözcüsü’nün yaptığı açıklamaya bakarsak, karar “Dış İşleri”, “Beyaz Saray” ve “Ulusal Güvenlik Konseyi” arasındaki koordinasyon ile alındı. Açıklamanın kendisi bile bakanlığın aşılarak kararın alındığını ima ediyor. Kuşkuya düşmekte haklıyız, çünkü Washington’da bakanlığın dış politika kararları üzerindeki yetki ve sorumluluğunun askıya alındığı bir süredir tartışılıyor.

Washington’da “Dış İşleri Bakanı Rex Tillerson, Trump için ‘Moron’ dedi mi, demedi mi” tartışması yapılıyor. “Beyaz Saray” ve “Dış İşleri” böyle bir cümlenin sarf edilmediğini duyursalar da bizzat Tillerson’dan yalanlama gelmedi. Trump’ın şakayla karışık Tillerson’ı “IQ testi”ne davet etmesi, Tillerson’a güveninin tam olduğunu beyan etmesi,  yahut gerginlik iddialarını ‘yalan haber’ ilan etmesi bile aralarında problem olduğunu örtmeye yetmiyor. Trump Kuzey Kore başta olmak üzere birçok konuda Tillerson’ı boşa çıkaran tweetler attı.

Trump’ın uluslararası meselelerde damadı ve danışmanı Jared Kushner’i öne çıkarması bakanlığı rahatsız ediyor. BM Büyükelçisi Nikki Haley’in Tillerson’ı ‘etkisiz eleman’ konumuna düşüren girişimleri ayrı bir handikap. İddialara göre istifanın eşiğine kadar gelen Tillerson’u Savunma Bakanı James Mattis ve Beyaz Saray Genel Sekreteri John Kelly araya girerek caydırdılar. Ulusalcı yayınlarda ise Tillerson’ın gideceği ve yerine Trump’a sadık oldukları vurgulanan Haley veya “CIA” Başkanı Mike Pompeo’nun gelebileceği yazıldı.

Tillerson’ın bakanlığı güçlendirmeye yönelik girişimleri de Başkan Trump tarafından geri püskürtüldü. Bakanlığın bütçesi yüzde 32 azaltıldı, askeri harcamalarda ise 54 milyar dolar artırım yapıldı. Bakanlığın üst katları adeta ‘hayalet kasaba’ya dönüştü. Kariyer diplomatlar geri plana çekilirken, Obama döneminden kalma çok sayıda uzman tasfiye edildi. Bakanlıkta yüzlerce önemli pozisyon boş tutulurken 50’den fazla ülkeye büyükelçilik ataması yapılmadı.

Amerikan diplomasisinin merkezi olan “Foggy Bottom” mahallesine şimdi sessizlik hakim. Bakanlıkta yetki-görev karmaşası yaşanıyor ve kimse kimseye güvenmiyor. Raflarda eylem planı içeren yüzlerce dosya birikmiş durumda. Yabancı diplomatlar nezdinde “Foggy Bottom” büyüsünü kaybetti. Artık herkes Jared Kushner ve Nikki Haley başta olmak üzere kişisel bağlantılara odaklanmış durumda. Diplomasi çevreleri “Beyaz Saray” ve “Pentagon”un bakanlığın dış politika yapımındaki rolünü buharlaştırdığını düşünüyorlar. “Center for American Progress”den Max Bergman’ın “Diplomasi böyle ölür” cümlesi kaosu özetliyor.

Trump, Cumhuriyetçilerin Kongre liderlikleriyle de kavgalı. Daha kötüsü, Trump, Senato Dış İşleri Komitesi Başkanı Bob Corker ile hakaretlere kadar vardırılan bir polemik sürdürüyor. 2018’deki kısmî Senato seçimlerinde aday olmayacağını açıklayan Corker Trump’a doğrudan cephe açtı. Corker, Trump’ı ABD’yi  III. Dünya Savaşı'na doğru yönlendirmekle suçlarken, Trumpçılar ise Corker’ı Tillerson’ın Dış İşleri Komitesi’ndeki en sadık yandaşı ilan ettiler.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bir bardak su, bir varil benzin! 26 Mart 2024 | 128 Okunma Amerika’nın ‘yardım’ tiyatrosu.. 24 Mart 2024 | 70 Okunma Gazze’deki soykırıma ‘istisnaî’ kılıflar.. 19 Mart 2024 | 95 Okunma Ya Beyaz Saray, ya Netanyahu! 17 Mart 2024 | 227 Okunma Tabandan gelen baskı ağızları değiştirdi… 12 Mart 2024 | 514 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar