Tansu Hanım, 'derin devlet'çi görünüyordu. Rahmetli Şükrü Karaca
mı, Hüseyin Kocabıyık mı, yoksa Mümtazer Türköne mi öğretiyordu
böyle şeyleri?
1995 seçiminde, DYP'nin sloganları, Refah Partisi'yle hükümet
kurmamaya dairdi.
'DYP'ye verilen her oy karanlığı
kovacaktır' sloganındaki 'karanlık' Refah'ı işaret
ediyordu.
'Ekonomi Profesörü' titri, DYP'ye gelirken Tansu
Hanım'ın başka vasıfları kadar etkili olmuştu. Fakat, 1994 krizini
milletin kafasında patlattı. Ekonomide söyleyecek bir şeyi
kalmadı.
Tek tutamağı, Refah karşıtlığıydı.
Bana oy verirseniz, Refah'la koalisyon yapmam.
Buydu millete diyebileceği. Dedi onu da.
Niyeyse, sosyetede bir Refah fobisi. 'Ben gidersem Refah
gelir' karikatürleri gırla gidiyordu.
Ama, o devirde, kim tutar Şevki Yılmaz'ı!
1995 seçim sonuçları biraz bu seçimlere benziyor.
O sene, 5 parti Meclis'e girdi.
Millet, Anavatan'la Doğruyol'a yüzde 19'ar oy verdi.
Refah'ı bu ikisinin biraz üstüne çıkardı.