Başbakan Davutoğlu, meclis grubundaki son konuşmasında ve AK Parti Genel Merkezi’nde yaptığı kongreyi ilan eden konuşmasında koyduğu standardı dün de sürdürdü. Şık bir vedaydı. Bunun kıymeti var. Davutoğlu’nun siyasi olgunluğu, AK Parti’deki devir-teslim sürecinin gürültüsüz, yarasız-beresiz tamamlanmasında muhakkak ki etkili oldu. Bu olgunluk, ‘Ahmet Hoca’nın seviyesiyle, siyasi tecrübesiyle mütenasipti. Seyrettiğim kadarıyla, (‘Seyrettiğim’in izahını Allah izin verirse yeri ve zamanı geldiğinde yaparım) Hoca’nın ‘dava hassasiyeti’ kongre salonunda da karşılığını buldu. Bu fasıl bitti. Şimdi yeni bir fasıldayız. AK Parti’nin lideri Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakanlık görevini Binali Yıldırım’a tevdi etti. Yeni dönemin ‘alamet-i farika’sı ‘tam uyum.’ Bu açıdan bakıldığında, Cumhurbaşkanı’nın tercihi isabetli. Kabul edelim ki, Türkiye, Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesinden sonra farkına vardığı bir ‘sistem sancısı’ yaşıyor.