Yusuf Ziya Cömert Karar Gazetesi

Ahirette 'karbon ayak izi' sorulur mu?

Son zamanlarda havaların gidişatından şikayet edenlere çok rastlıyorum. Öyle laf sokuyorlar ki araya, sanki hükümet icraatını tenkit ediyorlar. ‘Bu ne biçim bahar?’ ‘Mayıs ayı geldi hala...

29 Mayıs 2017 | 181 okunma

Son zamanlarda havaların gidişatından şikayet edenlere çok rastlıyorum. Öyle laf sokuyorlar ki araya, sanki hükümet icraatını tenkit ediyorlar.

‘Bu ne biçim bahar?’

‘Mayıs ayı geldi hala kış.’

‘Böyle yaz mı olur?’

Tuhaf tuhaf laflar işte.

İnsanlar, havayı tenkit etmenin idareyi tenkide göre daha güvenli, daha sakıncasız olduğunu düşünüyorlarsa kötü.

Bizim insanımız, havalara fazla karışmaz.

Havalardan bahsederken müşteki bir lisan kullanmaz.

“Mübarek havalar, yağsaydı iyiydi” diyebilirler en fazla.

Havanın durumunu, yağmuru veya kuraklığı veya sisi veya sıcağı... tenkit etmek, Allah’ın fiilini tenkit etmek gibi anlaşılabilir. Bu yüzden, çok imalı, tenkit olduğu bile anlaşılmayan tenkitlerin arasına, ‘mübarek’, ‘adına dolanduğum’ veya ‘Kurban olduğum’ gibi saygılı ifadeler konulur.

Şimdi mevsim bahar. Aylardan Mayıs. Yarın öbürgün Haziran olur. Günlerimiz uzun, ama havalarımız serin.

Oruç için bu mevsimde, bundan daha güzel bir hava olmaz.

Elbette burada bir Ramazan Mucizesi icat etmeye uğraşmıyorum.

Bütün mevsimler, bütün saatler, bütün dakikalar yeteri kadar mucizevi.

Hatırlar mısınız? Peteğin üstünde arıların yaptığı ‘lafzatullah’ı?

Lazım mı bu şimdi?

İmanımızı bununla mı tazeleyelim?

Petek, yeteri kadar mucizevi değil mi?

Çiçeklerin mevcut olması yeteri kadar mucizevi değil mi?

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Derin olmayan devlet de anlamıyor 06 Mayıs 2024 | 433 Okunma Peygamberimiz’e yakalanmış 05 Mayıs 2024 | 928 Okunma Bidencı mısın Trumpçı mısın? 03 Mayıs 2024 | 101 Okunma Biz eğitim işini beceremiyoruz 01 Mayıs 2024 | 284 Okunma Yine ilk 500’e giremedik! 29 Nisan 2024 | 933 Okunma