Hacer Boyacıoğlu’nun Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı İsa Gök’e
alınan 970 bin liralık arabaya ilişkin haberi, Hürriyet’in 11 Ekim
2018 günlü sayısında ilk sayfada geniş bir biçimde yer aldı. Bu
haber sosyal medyada da epey yankı buldu. Hacer Boyacıoğlu yine
güzel bir gazetecilik örneği verdi. Türk-İş Genel Başkanı Ergün
Atalay, bu olaya şöyle tepki gösterdi: “Böyle bir kriz döneminde ve
şeker fabrikası özelleştirmeleri yeni tamamlanmışken, yapılan hiç
sık olmadı.” (Hürriyet,12.10.2018)
Sendikacılara güvenin hızlı bir biçimde yıpranmasında bu tür
harcamaların büyük rolü var. Günümüzün işçisi 50 yıl öncenin işçisi
değil. Herkesin elinde akıllı telefon var. Herkes, sosyal medya
üzerinden bilgileniyor. Özellikle bu tür haberler hızla yayılıyor.
Sendikacılığa en büyük zararı veren iki etmen say, deseniz,
öncelikle işverenlerin olumsuz tavrını söylerim; ardından da bazı
sendikacıların astronomik ücretlerini, yolluklarını, sendikalardaki
israfı ve sayıları çok az da olsa, bazı sendikacıların hırsızlık ve
yolsuzluklarını.
Şeker-İş Sendikası şeker fabrikalarının özelleştirilmesi sürecinde
hiçbir ciddi kitlesel eylem yapmadı. Bir de bu bir milyon liralık
araba, tüy dikti.
‘ESKİDİ’ DENİLEN ARABALAR KİMLERE
SATILACAK?
Bazı sendikalarda yeni arabaları izleyen kötü bir süreç
yaşanır.
Sendikacıların arabaları yenilenir, eski arabalar bazı
sendikacılara veya onların yakınlarına satılır. Acaba Şeker-İş
Sendikası’nda yenileri geldiği için elden çıkarılacak arabalar
kimlere satılacak?
Yol-İş Sendikası’ndan çok kötü bir örnek vereyim.
Nuhi Çelebi uzun yıl...