“Eşim şaşırmıştı. “Neden herkese
bir dilim de bize bir tepsi?” dediğinde “Galiba bizi kalabalık
gördüler” dedim.”
Yıllar önce ayakkabı boyatmak
için dükkânıma gelen ve elindeki kâğıdı yere atmayıp çöpe attığı
için kendisini takdir ettiğim çocuktu İsmail… Sonra onunla amca
yeğen gibi olmuştuk. Babasının okutamayacağını öğrenince bir meslek
sahibi olmasına yardımcı olduğum İsmail şimdi iyi bir pasta ustası
olmuş çocuklarımın yaş gününde hep pasta getirir
olmuştu.
Israrıma rağmen para almadığı
gibi hanıma, “Abla yılda bir kez değil, her Allah’ın günü böyle
pasta getirsem amcamın hakkını ödeyemem” demişti…
Yıllar su gibi akıp geçmişti…
Daha geçenlerdeydi…