“Muhtar oturduğu yerden tütünden
birkaç nefes alıp üfledi ve mırıldanmaya başladı...”
Muhtarla delikanlı eve varıp
akşam yemeği için ellerini yıkayıp ayaklarını peştamalın altına
aldılar ve siniye yanaştılar. Hacer, çıtır çıtır yanan kuzineden
sıcak ekmeği çıkartıp, peşkirle köşelerinden tutup sininin tam
ortasına fırlatırcasına bıraktı. Sini devrilecekmiş gibi
şahlanmıştı âdeta. Sonra muhtar yuvarlak ekmeğin tam ortasını yayıp
koca bir tahta kaşık inek yağını arasına yaydı.
“Sizin uzaklarda
böyle...