Müdür Saffet Hoca kısa zamanda
ilmihali okur. "İşte tam istediğim kitaba kavuştum”
der...
Gümülceli’ye ilk gidişimi
anlatmaya bugün de devam ediyorum... Müdür Saffet Hoca kısa zamanda
kendisine hediye edilen Tam İlmihal'i okur. "İşte tam istediğim
kitaba kavuştum” der, âdeta ezberler. Cahit öğretmenin ihlaslı
çalışmaları kısa zamanda kasaba halkının üzerinde güzel bir etki
bırakır. Beldenin iki binin üzerinde nüfusu var. Her gün iki yüzün
üzerinde gazete gider.
Bu kasabadan bir gazete
dağıtıcısı vardı. Onunla uzun zaman beraber çalıştık. Bu arkadaş
185 boyunda, o boyuna göre de cüsseli yapılı babayiğit biriydi. İşe
koyuldu mu mesaiyi unuturdu. Bu arkadaşın ismi Selçuk’tu Allah
rahmet eylesin.
Günün birinde rahmetlik Selçuk
Abi ile pazarlamaya çıktık. O gün çok ürün sattık. Sevinçten
ayağımız yere değmiyor. Selçuk Abi “Bugün yemekler benden. Seni en
güzel pide salonuna götüreceğim” dedi. Pide salonuna geldik. Selçuk
Abinin cüssesi ve sağlam yemek yediğini bildiğim için ona duble
kuşbaşılı kaşarlı...