“Damat beyin annesi hakikatten
haberi olmadığı için pür hiddet üzerime geliyordu!”
Hatıramı anlatmaya bugün de
devam ediyorum... Yönetici benim kolay pabuç bırakacak biri
olmadığımı onlara anlatınca birkaç gün içinde benim param ile
alınmış eşyaları da yükleyip bize ihanet eden kızımla birlikte
memleketlerine gidiyorlar. Sorduklarında başka adrese
taşındıklarını söyleyerek adres şaşırtmak istiyorlar...
Ben bunları yirmi gün sonra
öğreniyorum. Eşimin yalvarmasına rağmen kızımın bu ihaneti bize
niçin yaptığını öğrenmek istiyorum ama oraya gidecek yol param dahi
kalmamış. Neyimiz varsa, onların evliliğine harcamışız...
Evdeki televizyonu satıp yanıma
ruhsatlı av tüfeğimi alıp yola çıkıyorum... Meğer bana iftiralar
atarak öyle bir karşılama töreni hazırlamışlar ki tarif edemem.
Sadece beklemedikleri bir zamanda gitmişim oraya... Yine de buna
rağmen, bütün mahalleli, kadın kız erkek, çoluk çocuk, en az iki
yüz kişi, beni istismarcı diye linç etmek üzere üstüme
atıldılar.