“Hâlâ cenazelerinizi
almak istiyor musunuz? Gördünüz işte... Bırakalım kalsınlar
burada.”
Müfettiş arkadaşın anlattığı
hatırasını paylaşmaya bugün de devam ediyoruz:
Köylünün bir kısmı erkeğin
kabrine bir kısmı kadının kabrine geldi. Herkes gözüme bakıyor,
“Kazmaya başlayabilirsiniz” diye işaret ettim. Bu işaretimle
birlikte kazmaya başladılar. Ben de olay mahallinde yapılan
çalışmaya nezaret ediyorum...
Zaten yumuşak toprak… Cenazeleri
de dün gömmüşüz. Kürekle toprağı çabuk çabuk atıyor köylüler…
Kadının kabri açılıyor. Mezarın başında bizimle birlikte cenaze
sahipleri de var… Kabrin içine konulan sapma adı verilen tahtalar
var ya, işte tahtalara gelene kadar kürek kürek attılar toprağı.
Sıra gelmişti kabrin içine dizilen tahtaların
kaldırılmasına…
Herkeste bir heyecan, cenaze
sahiplerinde buruk bir merak… Ve efendim köylünün biri eğilip
tahtalardan birini kaldırır kaldırmaz yerinden öyle bir fırladı ki
ürperdik hepimiz. Adamcağız...