“Başarısız, yeteneksiz çocuk yoktur. Aksine üşengeç, ön yargılı, tembel, öğretmen vardır!..” Bir gün Yenibosna’da eski Altınyıldız Otobüs Durağında, otobüsten indiğimde minik bir parkın içindeki bankta Kur'ân-ı kerimi yüzünden okumakta olan Prof. Dr. Mehmet Yücel Ağabeyi gördüm. Rahmetli, çok kültürlü, çok bilgili ve bir o kadar da mütedeyyin bir kimseydi… Selamlaşma molası vererek hâlimizi hatırımızı sordular. Bir konuda sıkıntım vardı ve onu bulmuş iken kendisine sorayım dedim: “Efendim, benim bir torunum var. Dört yaşına girdi ama konuşamıyor. Fizikî bir engeli de yok. Bu durum bütün aileyi üzüyor. Bize bir tavsiyeniz olur mu?” Tebessüm ederek dedi ki: “Biz fiziki ve biyolojik olaylara bakarak değerlendirmeler yapabiliriz ama konuşabilme yeteneği de esasında sebepler...