“Mektubu okuyan kardeşi
ertesi gün hemen atıyla yola çıkar ama ata binmez,
yürür...”
Cimin, Erzincan’ın 20 kilometre
doğusunda büyük bir belde idi. Şimdi Üzümlü ilçesi oldu.
Bağlık-bahçelik her tarafından buz gibi sular akan, pek çok meyve
ve sebzenin yetiştiği huzurlu, bereketli bir yerdir. Halkı, cömert,
misafirperver, millî ve manevi değerlerine bağlıdır.
Kahvehanelerinde hiçbir oyun oynanmaz, dükkânlarda içki satılmaz.
Bu durum bazen gazetelerde haber konusu olur.
Cimin’in üzümü çok meşhurdur,
lezzetli ve şifalıdır. Her taraf, dağ-ova üzüm bağlarıyla
doludur.
"Cimin Üzümü" marka olarak
da tescil edildi. Cimin eşrafından büyük dedem Hacı Abdülkerim
Efendi bir Osmanlı zabitidir. Tayini Besni Askerlik Şubesine çıkar.
Malûm, Besni’nin de üzümleri meşhurdur. Merhum dedemiz, buranın
üzümlerinin üstün kalitesini görünce, Cimin’de de yetiştirilmesini
arzu eder.