10 yıl kadar olmuş.
İlker Başbuğ henüz Kara Kuvvetleri Komutanı iken demişti ki,
“Devlet dağa çıkışları önlemede başarısız oldu.”
Artık ondan da 12 yıl kadar önce “kazayla, intiharla, keskin
nişancıyla, meçhul terörist kurşunuyla” ortadan kalkmış,
kaldırılmış “Eşref Bitlis ekibi”nin o zaman için “farklı”
görüşlerini onlarla birlikte gömmüş olalım; Susurluk sayesinde!
“Kara Kuvvetleri Komutanı Başbuğ” üzerine, kendi dahil, 5 mi 6 mı
Genelkurmay Başkanı geldi?
Başbuğ birkaç yıl sonra Genelkurmay Başkanı olarak da bir
istatistik vermişti:
“Örgütün Kandil’deki sayısı 2 bin 500. Sınırın bu tarafında da
1500. TSK bugüne kadar en az 20 bin PKK’lıyı öldürdü. Biz öldürmek
yerine etkisiz hale getirdi söylemini kullanıyoruz.
TSK bu rakamlarla PKK’yı en az 5 kez bitirmiş. Ama iktidarlar kendi
ödevlerini yeterince yapmamış. PKK 5 kez yok edilmesine rağmen dağa
çıkışların önü alınmamış.”
Bunun da üzerine bir altı yıl koy.
Hem de rakamları aklına koyuver:
Bir Genelkurmay Başkanı’nın “4 bin kişi” diye sayı verdiği bir
örgüt nasıl “20 bin ölü” verir?
O sayıyı da zaten 30 bine yakınlaştırın. Cezaevlerini, faili
meçhulleri, kayıpları da ekleyin.
Zaten “30 bin ölümüz” denirken 20 binden fazlasının “etkisiz hale
getirilen”, “40 bin ölümüz” dendiğinde de en az 30 bininin “etkisiz
haldeki” olduğunu anlıyorsunuz!