Koray ve Selen Muratoğlu çifti dünyanın en zor yarışlarından
biri olarak gösterilen Transanatolia Rall Raid'de yarıştı. Bir
hafta boyunca 3 bin kilometre yol yaptılar. Oldukça zor coğrafyada
zorlu bir parkurda mücadele ettiler. Koray, geçit vermez yolları
aşmak için saatler boyunca direksiyon sallarken, Selen elinde
harita, doğru yolu bulmak için emek sarf etti.
Sadece otomobillerin değil, insanların sınırlarının da test
edildiği yarışmayı kazasız belasız bitirdiler. Birçok yarışmada
kavga edip, mücaleyi bırakan ekipler olurken, onlar karı-koca
olarak bir anlamda evlilik testini de başarıyla geçtiler.
- Oldukça zorlu bir yarışta karı-koca mücadele ettiniz? Nasıl
geçti?
- Koray Muratoğlu: Dünya'nın beş zorlu off-road yarışlarından biri
ve Dakar'ın Türkiye versiyonu olan Transanatolia Rally Raid'de
yarıştık. Bu yarış uzun ve ağır yol şartları içeren etaplarda
toprak, çamur, taş, su geçişlerinden oluşuyor. Bu tip parkurlarda
yedi gün boyunca 3 bin km yol yapmak oldukça yıpratıcı. Ama bir o
kadar da keyifliydi bizim için. Aslında bu tip yarışlara ilk
katılım oldukça tedirgin edici; bunun birinci nedeni uzunluğu.
Transanatolia'da ilk gün İzmir'de Pınarbaşı civarından ormanlara
bir girdik ve giriş o giriş. 133 km'lik etabı 6.5 saatte geçtik,
keçi yürümez tabir edilen yollardı. O kadar zor yollar ki git git
bitmiyor. Hatta biraz "Ne işimiz var burada?" sorgulamasını yaptık
daha ilk etapta. Fakat ikinci gün alışıp, üçüncü gün keyif almaya
başladık. Sondan bir önceki gün de "Tüh yahu bitiyor" ruh haline
büründük.
- İlk yarıştan sonra nasıl bir tecrübe kazandınız. Bu ikinci
yarışta size avantaj sağladı mı?
- Yarış esnasında neler yaşadınız?
- Selen Muratoğlu: Bu konuda söylenecek en temel şey durmaksızın
yol kat etmek ve buna bağlı komplikasyonlar... Yani neredeyse
otomobilden inmeye fırsat bulamamak, buna bağlı ortopedik
şikayetler. Koray'ın saatlerce direksiyon çevirmekten bilekleri
ağrımaya başladı. Açlık da bir sorundu ilk günlerde, sonra kumanya
yapmaya başladık. Bu yarış yol bulma ve hatta yol olmayan yerlerde
yol bulma olarak nitelendirebileceğimiz şekilde navigasyon amaçlı.
Bunun için elinizde bir 'road book' yani kilometre, metre,
işaretler ve bazı özel simgelerle size yol tarif eden bir kitap
var. İşte bu gerçekten okuması zor bir sistem, doğruluğunu teyid
etmek, karar vermek ve uygulamak maharet. Zaten öyle zor yerlere
geliyorsunuz ki zaman kısıtlaması da olduğu için karar verip bir
yöne gitmeniz gerekiyor. Eğer yanlışsa işte o zaman durum vahim;
geri dönüp son doğru noktaya geri gelip yeniden işe koyulmanız
gerekiyor.
- Aranızda kavga çıktı mı?
- K. M: Çıkmaz olur mu? Sonuçta kadın-erkek ilişkisi başlı başına
bir bilim ve hâlâ çözülememiş bir şey. Dolayısıyla böylesine zorlu
mücadele, ağır şartlar altında kavga çıkmaması ihtimal dışı
kalıyor. Bazen takımdan birisi yarışı bırakıp gidebiliyor
bile...
BIRAKIP GİDENLER OLUR
- Hangi konularda tartıştınız?
- S.M: Koray'ın biraz sabırsız olması, yarış konusundaki kariyerini
hızlı gitmek üzerine kurmuş olması, az da olsa bulabildiği düzlükte
gaza basma isteği zaman zaman bize gerginlik yaşatmadı değil. Çünkü
bizim yarıştığımız raid kategorisi hızdan ziyade navigasyonel
yetenek üzerine kurgulanmış. Ansiklopedi, tabir yerindeyse Çin
alfabesi gibi işaretlerden oluşan roodbook/yol notunu okumak çok
ciddi bir dikkat ve yetenek gerektiriyor. Dolayısıyla bir taraf
hızlı gitmek istediğinde, siz bakıyorsunuzki notun ucunu
kaçırmışsınız. Sonuç olarak bu gergin, yorucu ve uzun tempoda çok
da net bir nedene ihtiyacınız olmuyor tartışma çıkması için. Ancak
karı-koca ya da kadın-erkek diye ön şart koymamak lazım, yarışın
ortasında ayrılıp bırakan erkek ekipler gördük.
- Kim, nasıl tatlıya bağladı?
- K.M: Genelde Selen bu konularda öne çıkıyor; ben uzatmayı sevmek
demeyelim ama sinirlendiysem geçene kadar pek barışçıl adımlar
atamıyorum. Sadece ikimizin arasında olanlar için değil genel
olarak öyle. Ama demek değil ki ben de hiç alttan almadım.
- Başka yarışa daha katılmayı planlıyor musunuz?
- S.M: Bu yıl BFGoodrich'in Avrupa çapında gerçekleştirdiği
BFGoodrich Good Project yarışmasında kazanan 10 projeden biri olmak
ve Türkiye'yi BFGoodrich sponsorluğunda temsil etmek bizim için çok
önemli bir fırsat oldu. Gelecek yıl bir aksilik olmazsa öncelikli
olarak Transanatolia Rallisi'ne girmek istiyoruz.
- Yarış hayatınıza neler kattı? Evlilik sınavını geçtiniz mi?
- S.M: Hayatımıza farklı bir renk ve heyecan katmış olduğu kesin.
Ama yarışma ekibinden Transanatolia ve Rally Halikarnassos'u
sorunsuz bitirdiğinize göre bu evlilik sağlam cümlesini sıkça
duyduk.