GENELKURMAY açıklamalarında dikkatinizi çekiyor mu, Zeytin Dalı harekâtı hakkında bilgi verirken çeşitli terör örgütlerinin adlarını sayıyor: “PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ terör unsurlarına karşı...”
Harekât esasen PKK/YPG’ye karşı yapıldığı halde neden PYD, KCK
ve DEAŞ’tan da bahsediliyor?
Afrin’de DAEŞ (ya da DAİŞ, IŞİD) kuvvetli bir varlığa sahip
değildir. Avrupa ve Amerika’da da kanlı katliamlar yapan bir örgüt
olduğu için, Zeytin Dalı’nın bu örgütü de hedeflediğinin ifade
edilmesi, siyasi bir mesajdır.
Böylece Türkiye’nin İslam adını kullanan terör örgütlerine de karşı
olduğu belirtiliyor.
KAVRAMLARIN DİLİ
PKK ise Avrupa ve Amerika’da terör yapmıyor, siyasi propaganda
yapıyor. PKK’nın Batı’da dernek ve vakıf görüntüsüyle kurduğu ağ,
“demokratik” kavramını kullandığı için, bunların terörle ilgisini
anlatmak zor oluyor.
Hukuken de silahlı yapı ile bağlantılarının somut delillerle ispatı
gerekiyor.
PKK’nın Suriye’deki siyasi kolu PYD (Demokratik Birlik Partisi),
silahlı kolu ise YPG (Halk Savunma Güçleri) adını taşıyor.
Açıklamalarda PYD’nin de zikredilmesi, bunun “demokratik” bir
“parti” olmayıp terör örtüğü olduğu gerçeğini belirtmek içindir.
Burada bilhassa “Halk Savunma Güçleri” kavramına dikkat çekmek
isterim.
KCK, Kürdistan Komünler Birliği demek.
2005’te Kandil’de “KCK sözleşmesi” adıyla kabul edilen metin,
PKK’nın temel ideolojisini ve örgütlenmesini ortaya koyan bir
belgedir. Bu belgede silahlı terör timleri “Halk Savunma Güçleri”
olarak adlandırılıyor. (Madde 13/c)
Aynı belgede siyasetten teröre geçiş “ayaklanma ve öz savunmaya
dayalı gerilla savaşları” olarak tanımlanıyor. (Madde 32)
SURİYE’DE İÇ SAVAŞ
Örgütü...