MAHKEMELERİN bağımsız ve tarafsız olması yetmez, kamuoyunun buna inanması da gerekir.
Bunun içindir ki, hiç kimse “yargıya emir ve talimat veremez”,
eleştirinin dışında baskı yapamaz... Hâkim ve savcıların atama ve
teftişlerini yapan HSK gibi kurullar mutlaka siyasi etkiden uzak
olmalıdır.
Fakat bizde 2014 yılında kanun değiştirilerek sorgu aşamasında
hâkim ve savcılara emir ve talimat vermek suç olmaktan
çıkarıldı...
HSK üyeleri tamamen siyasiler tarafından atanıyor.
Bu durumda hâkim ve savcılar kendi vicdanında “bağımsız ve
tarafsız” olabilir fakat kamuoyunda yargıya güven ağır hasar
almaktadır.
HÂKİMLER NİYE ATANDI?
Enis Berberoğlu hakkında “casusluk” suçundan mahkûmiyet kararı
verilmesini haksız bulan İstinaf Mahkemesi 2. Ceza Dairesi Başkanı
Sadık Özkan ve Üye Hülya Köşüm, bu dosyaya bakmaktan alındı, aynı
İstinaf binasının başka bir katındaki mahkemeye gönderildi.
Ne zaman? Tutukluluk konusundaki itirazı karara bağlayacakları 29
Aralık’tan iki gün önce!
Bu “normal” bir görev değişikliği midir? Hayır çünkü normal
atamaların kararnamesi 25 Aralık’ta yayımlanmıştı, bu kararnamede
söz konusu iki yargıcın ismi yoktu!
HSK kritik duruşmadan iki, hatta bir buçuk gün önce niye bu iki
hâkimi dosyadan uzaklaştırdı?
Dahası var... “ByLock tek başına delil olmaz, başka deliller lazım”
diye karar veren Gaziantep ve Antalya istinaf mahkemeleri daire
başkanları Zafer Yarar ve Şenol Demir de sebepsiz şekilde görevden
alınmışlardı... Hâkimlerin kararlarının haklı olduğu aylar sonra
anlaşıldı.
Soma katliamı davasına baştan beri bakan mahkeme başkanı Aytaç
Ballı ve üye hâkim Esra Dokur da tam karar aşamasında bu dosyadan
alındı; Türkiye’de dosyayı en iyi bilen hâkimler onlardı
halbuki.