ÖNCEKİ akşam AK Parti MKYK'sı toplantı halinde; Başbakan Davutoğlu koalisyon kurulmasının gerekli olduğunu kuvvetli ifadelerle anlattıktan sonra taktik de veriyor, mealen:
"Koalisyona çok istekli olduğumuz izlenimini verirsek
görüşmelerde CHP'nin eli güçlenir. CHP ile koalisyonun olmayacağı
izlenimi verirsek MHP'nin eli güçlenir. Biz elimizi açmayalım,
sadece Türkiye'nin hükümetsiz kalmaması gerektiğini
belirtelim."
Davutoğlu böyle diyordu fakat dün sabah gazetelerde
Cumhurbaşkanı'nın Çin'de yaptığı açıklamayı okuduğunda ne
hissettiğini bilemem. Erdoğan bizde koalisyonların istikrarsız
olduğunu hatırlatarak şöyle diyordu:
"Koalisyon görüşmelerinden olumlu sonuç çıktı çıktı. Çıkmazsa hemen
milli iradeye müracaat edelim ki şu durumdan kurtulalım. Bir veya
daha fazla parti desteğiyle bir azınlık hükümeti ülkeyi seçime
götürebilir."
CUMHURBAŞKANI'NIN TAVRI
Bu sözlerine bakınca, Cumhurbaşkanı AKP-CHP görüşmeleri sonuçsuz
kalırsa demokratik teamüllere göre hükümet kurma görevini
Kılıçdaroğlu'na vermeyecek mi? 45 günde hükümet kurulamazsa,
Anayasa'nın öngördüğü bütün partilerin, bu arada HDP'nin de
katılacağı bir hükümete yol açmamak için MHP'nin destekleyeceği bir
AKP seçim hükümetini mi düşünüyor?...
Bunlar sonraki konular, şu aşamada önemli olan: AKP,
Cumhurbaşkanı'nın bu sözlerinin dışına çıkarak CHP ile bir
koalisyon kurabilir mi?!
AKP üzerindeki gücü bilinen Cumhurbaşkanı'nın bu tavrı, AKP ile
koalisyon konusunda CHP'liler üzerinde caydırıcı etki yaratmaz
mı?
Cumhurbaşkanı'nın bu tavrı karşısında, AKP ve CHP sözcülerinin
"görüşmelerimiz medeni ve içerikli geçiyor, iktisadi reformlarda
anlaştık" gibi açıklamalarının bir ağırlığı kalmış mıdır?!