Küresel haydut ABD'nin yangın yerine çevirmeye çalıştığı
dünyamız, ticaret savaşlarının amansız mücadelesine tanık oluyor.
Türkiye, bu savaşın cephe ülkelerinden...Hatta Trump'un ülkemizi
doğrudan hedef alan atakları yüzünden odaktaki baş ülke...
Bizler, savaşı bilen ulusuz. Bu çetin coğrafyada savaşçı
kabiliyetimiz olmasaydı barınamazdık zaten.
Tarih sahnesindeki sürekliliğimizi, savaşma yeteneklerimize
borçluyuz. Bugün Güneyimizdeki emanet savaşlarında cephedeyiz,
terörle mücadelede daima sıcak hattayız.
Yetmezmiş gibi bu defa giderek şiddetlenen ticaret savaşının ön
saflarında ülkemize yönelik ataklara karşı duruyoruz, duracağız.
Burada sorun, hepimizin "seferberlik" ruhundan hâlâ uzak olması ve
savaşı aynı şiddette hissetmemesi...
Ocağına ateş düşen şehitlerimiz, gazilerimiz, sıcak çatışmayı en
derinden hissedenler...Onların yakınları, sınır bölgemizdeki
insanımız ve teröre muhatap olanlarımızın savaşı algısı çok daha
farklı. Ancak gerek sıcak çatışmayı ve gerek ticaret savaşını
algılama biçimi çok daha hafif olan kesimler, içinde bulunduğumuz
kritik sürecin hayati önemini kavrayamıyor.
Türkiye cephesinde şu anda Türk lirası açık saldırı altında...
Döviz kuru üzerinden inanılmaz bir dezenformasyon sürüyor. Ne yazık
ki ekonomiyi itildiği çukurdan çıkarma gayretindekilerin yanı sıra
hâlâ o çukuru kazanlarımız var. Piyasa ateşini düşürmeye
çalışanımız olduğu gibi elindeki benzin bidonuyla alevi
harlandıranımız da...
Türkiye cephesinde yapılacaklar belli aslında...Öncelikle çukur
kazmayı bırakalım.Yangına su taşıyanla benzin dökenleri
ayrıştıralım.
Yerlisi varken yabancı markalara döviz akıtmaya son verelim.
Kamudaki israfı durduralım. Araba saltanatı heveslilerinin altından
bu konforu çekelim.
Şu anda iki sektör hayati dereceden önemli...
Turizm ve savunma... Zira biri döviz üretiyor öteki de saldırı
altındaki ülkemize güvenlik üretiyor. Bana göre ekonominin başat
aktörleri, sayıları.71 bini bulan ihracatçılarımız...Ben bunlara
ekonomi akıncıları diyorum. Döviz ihtiyacımıza kurumsal çözümün
kaynağı onlar...
Yapılacaklar kadar yapılmayacaklar da önemli bu cephede... Misal
ithalat lobilerini gözden geçirelim. Acil değilse, ihracat için
gerekmiyorsa almayalım. Dolar obezitemizi azaltmak için döviz
diyetine girelim.Harcama temelli yatırımları gözden geçirip muaccel
olanlarla şimdilik yetinelim.
Fabrika bacalarının inşaat vinçlerini geçmesi gereken zamandayız ve
biliyoruz ki üretim seferberliği için hepimiz harekete geçmek
zorundayız. Yaylada yaylayandan şehirde kışlayanımıza dek... Daha
da önemlisi, bu ticaret savaşından gafil olanımızı uyandırmak, hain
olanımızı engellemektir. Aradaki fark, savaşın neticesini belirler
zira...