Bu belki onuncu yazım; yerli otoda "baba" ile "yiğidi" bir arada
bulamazsınız, boşuna aramayın. Zira bizdeki "babalar" yiğit değil.
Ancak "ekonomik intiharı" göze alacak kadar "yiğitleri" pekâlâ baba
yapabilirsiniz.
Öykü şu: İnsanoğlu bilgisayarı, Edison'un şirketi General
Electric'ten bekliyordu. Fakat bunu IBM üretebildi.
Yazılım çağında işletim sistemi IBM'den bekleniyordu,
bunuMicrosoft yapabildi. Internet döneminde
bunu Microsoft değil, Google başarabildi.
Sosyal medya döneminde ise çözüm Google'dan
değil, Facebook'tan geldi.
Anlatmak istediğim, her yeni dinamizm, beraberinde "zihni bu yönde
düşünen" insanlar tarafından gerçekleştirilebiliyor. Bunu
yapabileceği beklenen "en büyük" olandan değil! Çünkü "en büyük"
olanın zaten kendi odağı vardır.
Türkiye yerli otomobil üretmek için kimseyi ikna
etmek zorunda değil ki... Zira burada hazır, ikna
edilmişleri var. Hatta "ikna"dan öte, üretip satışa hazır hale
getirenlerimiz "buradayım" diye haykırıyor. Vestel'in otomotiv
işine girmesi bu yüzden muhteşem bir gelişme...
Elektrikli oto devrimi eşiğinde "en iyi prototipleri" yapabilen
Türkiye'nin şu andaki büyük aktörleri ikna etmek yerine, yeni
patronlara yol açması, daha iyi bir strateji... Nitekim
yukarıda bilişim tecrübesi de böyle gelişti.