Bir soru: Sürdürülebilir ucuzluk için ithalat kamçısı işe yarar
mı? Yoksa fiyatları ithalatla kamçılarken ana gövdeyi öldürme riski
var mıdır? Bu sorulara verilecek dürüst, yansız, ziyansız cevaplar
gümrük vergileriyle oynarken çok işimize yarayacaktır.
Birinci sorudan başlayalım... İthalat kamçısı, fiyatları kısa
sürede terbiye etse de orta ve uzun vadede üretimi "yeterli" hale
getirmeyince, ülkeyi açık pazar haline dönüştürür, dışa bağımlılığı
kronikleştirir, cari açığı beslersin. Burada kritik başarı, kamçı
şaklarken, ithalatı ikame edecek üretimi teşvik ve temin
etmektir.
Tarlada 50 kuruşluk domatesi mutfağa 5 liraya ulaştıran değer
zincirindeki kaçak ve göçükler onarılmadıkça, sürdürülebilir
ucuzluktan söz etmek mümkün değildir. Gümrük vergilerini indirip
ithalatı teşvik ettiğinizde, aracılar yüzünden zaten kazanamayan
üretici dahi, ithalatçıya dönüşür.
İkinci sorunun cevabına gelelim: İthalat kamçısını hangi süreyle
kullanabiliriz? Cevabı, Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez
Birliği Başkanı Bülent Tunç'tan dinleyelim: "Gümrük vergisi, yerli
üreticiyi korumak adına alınır. Fiyatları terbiye etmek için
sıfırlar ya da %20-30'lara indirirsen, üreticiyi bitirirsin."
Eğer süre uzarsa, pekâlâ Katar'ın durumuna düşebilir, ihtiyacı
karşılamak için ülkeye uçakla hayvan taşır duruma geliriz. İthalatı
otomatiğe bağlamanın tehlikeli yanı, korumak iddiasında olduğumuz
üreticiyi ithalat lobilerine kurban etmektir.
Üreticiyi teşvik, cesaretlendirme temel stratejimiz olmalı.
İthalata bağımlı olmaktan çıkmak, kendine yeterli hale gelmek ancak
ve ancak üretimi yücelterek mümkündür. İthalat kamçısını
kullananlar aman dikkat, fiyatı terbiye edeyim derken üreten
bünyeyi öldürmeyelim.