Yerli teknolojimizi küresel arenada izlemek için Uluslararası
Elektronik ve Haberleşme Fuarı IFA'dayız. Berlin'de Vestel'in bu
alanda geliştirdiği teknolojileri kantara vuracak, rakiplerin
durumunu inceleyeceğiz. Neler olup bittiği, yarınki yazımın konusu.
Ancak bugünden birkaç şey söylemek şart...
Öncelikle bizim iyilerimizin rakiplerimizin iyilerinden aşağı kalır
yanı yok. Hatta daha ileri gitmişliğimiz dahi var. Sorun iyiler
ittifakında... Berlin IFA'da gözüme çarpan, teknolojilerini
yarıştıran şirketlerin, kendi ülkeleri hatta ülkelerindeki
rakipleriyle dahi işbirliği-işbölümü içinde olmaları...
Türkiye, 5 yıldır fert başına milli gelirde 10 bin $ düzeyini
aşmaya çalışıyor. Gezi gerginliği, faiz, döviz, 17-25 Aralık
operasyonları, "kırılgan beşli" türü algı mühendislikleri, 3 tarafı
deniz 4 tarafı sorunla çevrili olmasına rağmen, %5'lik büyümeyi
aşan bir ülke...
Başta IMF dâhil pek çoğunun gıpta ile baktığı bu %5 iyi de... Bize
yetmiyor. 2023 hedefleri için daha da hızlanmaya ihtiyaç var. Bunun
için ikinci nesil yapısal reformlar, teşvik ve stratejik adımlar
var. Ancak daha fazlası da gerekiyor.
Yeni tür teşvikler mesela... KOBİ'lerin ölçek ve kaynak sorununu
çözecek "işbirliğiişbölümü" yönünde teşvikler söz konusu... Bu
sayede KOBİ'ler OBİ'leştirecek, ölçek sorununu çözecek, "küçük
olsun benim olsun" zihin yapısı dönüşebilecek.
İhracata yönelik üretimde, bir yanda kalite diğer yanda katma değer
arayışları, "her şeyi tek başıma yaparım" saplantısındakileri saf
dışı bırakmaya başladı. Bir firma çıkıp "Ben 7'den 77'ye bütün
değer zincirine hükmediyorum" diyemiyor. Zira iş süreçleri karmaşık
hal almış, gereken bilgi ve beceri çeşitlenmiş durumda.